Ötekileştirenler, Ötekileşir

Selam olsun, bir yazım ile değil tüm yazılarımla birlikte muhakeme ederek olgu önceliğimi idrak eden siz dostlarıma.

Uzun yıllar farklı kurum ve kademelerde görev yaptığım basın camiasında arzu ettiğimiz söylemlere yer vermemiz çokta mümkün olmadı. Bu durum birçok meslektaşımız için geçerli bir gerçeklikti. Hatta düşüncelerimizin tam aksi yönde haber ve söylemlere yer vermek zorunda kalmışlığımız dahi olmuştur muhakkak.

Ne yazık ki gelir kalemi sınırlı, gider kalemi sınırsız olan basın camiasında bir kuruluşu işletmek, ayakta tutmak için çok fazla taviz vermek gerekebiliyor. Fakat gelişen çağ ile birlikte, genel olarak pozitif sayılabilecek yeni platformların oluşması bu durumun da çözümlerinin doğmasını sağladı. Örneğin MevzuHaber’ inde yer aldığı internet yayıncılığı ekonomik yükü azalttığından, özgür ve tarafsız yayın yapma imkânımızı arttırdı. Tabi bu durum kimleri için de yine gelir kapısı olmaktan kurtulamadı.

Bizler tecrübelerimizle birlikte bildiğimiz doğruları, tarafsızlıkla dile getirebildiğimiz MevzuHaber ailesinde, ülkemiz, milletimiz ve toplumumuz adına güzel işler yapmak umuduyla Bismillah demiştik.

İlk köşe yazımda “Yeni Bir Parti Kurulacakmış” diyerek kendimce çok şey anlatmıştım. Zaman haklılığımı teyit etti, bugün birçok eski siyasetçilerin rüyalarını süsleyen Genel Başkanlık Makamına oturduğu partiler tabelalarda yerini aldı.

Bu hafta bir video gündemde hatırlı yer tuttu. Deva Partisi Genel Başkanı Sayın Ali Babacan’ın sahada bozguna uğraması diye yorumlanabilecek o videoyu izlemişsinizdir.

Bu olay bana çok uzun yıllar önce edindiğim bir bilginin teyidini sağladı. Sekreteri, özel kalemi, şoförü, koruması, çaycısı olan kişiler hakkında bilgi almak kolaydır. Özünde insan olan tüm bu kadrolar zaman zaman dostlarıyla dertleşir veya duygusal refleksler ile kimi sırlar dudaklardan süzülür. Paylaşılan bu bilgiler, dinleyicinin de kendi dostlarına aktarmasıyla gittikçe büyüyen bir dairede ifşa olur.

Sayın Babacan Ak Parti hükümetinde görevdeyken makam aracıyla gitmek istediği yere varmıştır. İneceği noktada basın mensuplarını görerek şoförüne durmadan devam etmesini, geri dönmesini söyler. Sözlerine “Şimdi hazırlıksız olduğumuz bir soru sorarlar” şeklinde sözle devam eder. Bu olay bana, başarıları saymakla bitmeyen Sayın Babacan’ın uzun yıllar yanında bulunduğu bir nevi eğitim aldığı Melih Gökçek veya Sayın Abdullah Gül gibi pratik ve hazır cevap çözümlemeler yapabilecek bir fıtratının olmadığını bildiğini düşündürmüştü.

Sayın Babacan’ın uzun yıllar içinde olduğu Ak parti ve hükümetleri döneminde Sayın Erdoğan ile birçok konuda görüş ayrılığı yaşadığı, Sayın Erdoğan’ın aynı branştaki farklı isimlerin sözlerine daha fazla itibar ettiği bilgisi kulislerin standart bilgisi olarak yerini korudu.

Sayın Babacan’ın videoda yer alan diyaloglarına benzer birçok olay Gelecek Partisi Genel Başkanı Sayın Ahmet Davutoğlu’nun da başına gelmişti. Davutoğlu biraz daha gayretli şekilde konuyu toparlamaya çalışsa da, genel itibariyle halkın Ak Partiden dağılan yapılara mesafeli duruşu birçok şey anlatıyor. Ak Partiden ve stratejilerden hoşlanmayan kitlenin bu partilere yaklaşmayacağı veya Ak Partiden bezginlik yaşayan seçmenin bu partileri çözüm olarak görmediği söylenilebilir. Videoda görülüğü üzere Ak Partiye gönül vermiş seçmen ise tartışmalı hainlik hissiyatını söylemlerine ve tepkilerine taşıyor.

Sayın Babacan’ın gündem olan videosuna kendi sosyal hesabından “En azından ‘Çıkar Telefonu’ demediler” şeklinde cevap vermesini düşünen, ikna eden ilgili arkadaşı tebrik ediyorum. Olabilecek en zarif geçiş bu ince espri ile sağlanabilirdi.

Liderlik gibi liderle çalışmanın da birçok zorluğu olduğunu daha önceki yazılarımda belirtmiştim. Sayın Babacan’ ın Deva ismiyle çıktığı yolda izlediği program ve stratejinin hatalı olduğunu yine çok kez ifade etmeye çalışmıştım. Parti kadrosunun Ak Parti ile özel bağları olan kimselerden oluşmasından tutun, teşkilatlanma çalışmalarında aday İl, İlçe başkanlarına parti için gerekli bütçenin şartı koşulması yapının daha başlangıç aşamasında halka Deva olup, olmayacağı hakkında birçok soru işareti doğmasına sebep olmuştu.

Sayın Babacan’ a ve ilgili çalışma arkadaşlarına tavsiyem naçizane olarak ilkyazımdan itibaren son yazıma kadar tüm yazılarımı okumaları, okumakta zorlanıyorlar ise dinlemeleri olacak. Tecrübelerimiz ötesinde, samimiyetimiz sebebiyle söylemlerimiz fark yaratmaktadır. Şayet yıllar önce ifade ettiğim gerçeklikleri idrak etmiş olsalardı bugün daha başarılı, daha huzurlu sokak gezileri yapabilirlerdi. Fakat eleştirdikleri yapı gibi her şeyi biz biliriz diyorlarsa saygı duyarız tabi ki.

Bu tavsiyeyi halkın düşüncelerini, gündemini, önceliklerini, beklentilerini, rahatsızlıklarını bilmek isteyen, arzu eden tüm siyasi yapılara da yapabiliriz sanırım.

Sayın Erdoğan’ın maaşına yaptığı son zam iki olasılığı gösteriyor. Ya Sayın Erdoğan’ın toplumun gerçekliklerinden haberi yok veya toplumu ve gündemini önemsemiyor. Sedat Peker ve Halil Falyalı’nın adlarının da karıştığı Kuzey Kıbrıs’ın çalkalanmasına, istifalara sebep olan olayların yaşandığı yoğun günlerde Lefkoşa Ercan Havaalanından 21.10.2021 tarihli sabah saat 10:00 civarında havalanan Anadolu Jet’e ait uçak, Ankara Esenboğa Havaalanına iniş yaptı. Bu uçuşun özelliği ise sivil vatandaşlarında yer aldığı uçakta kendisine eşlik eden az sayıda ki kişi ile birlikte bir Cumhurbaşkanını taşıyor olmasıydı. Bilgi kaynağım ısrarla uzaktan gördüğü bu kişinin Recep Tayyip Erdoğan olduğunu iddia etti. Karışık duygularla konuyu araştırdım. Gösterişten, israftan, şata fatadan uzak gezilerde hayata geçirilebiliyormuş diyerek heyecanlanmıştım.

Ancak uçaktaki Cumhurbaşkanının KKTC den daha yoğun programlarının Ankara’da gerçekleştiği Ersin Tatar olduğunu teyit ettim. Heyecanlı vatandaş her gördüğünü Sayın Erdoğan sanır olmuş.

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Mansur Yavaş’a yakınlığıyla ve zarif kişiliğiyle tanınan yeniçağ Gazetesi yazarlarından Servet Avcı‘nın benim bu yazım ile aynı gün yayına girecek olan “Vincenzo’nun aziz hatırası önünde yeniden saygıyla!” başlıklı yazısını siz okurlarıma tavsiye ederek satırlarımı sonlandırıyorum.