8 Mart Dünya Kadınlar Günü

Dün 8 Mart Dünya Kadınlar günüydü.

Gariptir ki, diğer her gün gibi onlarında sadece bir özel günü var. Halbuki her günümüz kadınlar. Annemiz, kardeşimiz, ablamız, eşimiz her günümüzdeler kadınlar.

Endüstri 4.0, Toplum 5.0, at arabalarından elektrikli arabalara, insan üretiminden robotik üretime geçiş yapacak kadar gelişmeyi başarabiliyorken, hala gündemimiz kadına şiddet ve cinsiyet eşitsizliği.

En son olarak da birkaç gün önce çocuğunun gözü önünde sokak ortasında acımasızca dövülen bir kadının videosu sosyal medyada dolaşmaya başladı. İnsan düşmanına öyle vurmaz diyeceğim şekilde darbeler havada uçuşuyordu. Hele hele çocuğun “Anne” diye hıçkırıkları…

Tüm firmalar günün anlam ve önemini anlatan reklamlar yayınlamaya başladı. Hepsi birbirinden ince noktaya değinen birbirinden başarılı reklam, sosyal sorumluluk olmuş. “Adamlar yapmış be” cümlesine tepki olarak “Hayır, kadınlar yapmış olacak”, alışveriş siteleri İndirimlere atıfta bulunarak, kadına şiddete, taciz vb. suçlar karşısında uygulanan ceza indirimlerine tepkilerini bir güzel harmanlamışlar.

Ama en güzeli ise; “Hadi Yüzleşelim” çalışması olmuş. Öncelikle kadına şiddet, ayrımcılık ve adaletsizliğin sadece erkekler nezdinde yapılmadığını irdeleyerek yapılan gerçekten çok başarılı bir çalışma olmuş. Reklamda çok ince bir nokta var ki; kadına yapılan adaletsizlik örnekleri sıralanırken, kadınlarında hem cinslerine haksızlıklar yaptığını gösterilmiş. Başta Demet Evgar olmak üzere bu çalışmada emeği olan herkesi tebrik ediyorum. İşte reklamda ki ifadelerden kesitler;

“Mesela bir kadını sadece giyim kuşamıyla yargılamayanlarla birlikte …

Yok elinin hamuruymuş, yok dizini dövermiş ulu orta kahkahaymış artık bu tip çağ dışı sözleri kullanmayan hatta kullananları ayıplayanlarla birlikte…”

“Sırf kadın olduğu için işe alırken ya da terfisinde ayrımcılık yapmamış, mesela daha az maaş ödememiş olan yöneticilerle birlikte …

Aynı hayatı paylaşırken ev işlerini de çocukların bakımını da eşit şartlarda paylaşabilenlerle birlikte …”

“Hayatı boyunca bir kadına el kaldırmamış ya da söz ile taciz etmemiş olanlarla birlikte …

Ve son olarak bu dünya, kadınlar için bu kadar adaletsiz iken sessiz kalmamış, bu adaletsizliğe bir son verebilmek için yeri geldiğinde sesini yükseltmekten korkmamış olanlarla birlikte…”

“Ben istedim ki burada biz bizeyken biraz daha açık olalım. Hadi yüzleşelim kendimizle.”

Ne kadar ince dokunuşlarla, insanı kendisiyle yüzleşmeye sürüklediğini anlatamam. Aslında haksızlıkların şiddet, darp, taciz üzerinde yoğunlaşması sonucunda kendimizle yüzleşemez olduğumuzu bize hatırlatıyor. Halbuki günümüzde adaletsizliğin şekli maalesef yok.

İşte bu şekilsizlik nedeniyle bazen bizlerde hayatta yaptıklarımızı göremiyoruz. Görsek bile kabullenecek cesareti sergileyemiyoruz. Hepimiz hatalar yapıyoruz ve bunların sonuçlarıyla tek başımıza yüzleşiyoruz. Bazen de hem adaletsizlik nedeni olup hem de yasama, yürütme, yargı görevini kendimiz üstleniyoruz. Anlayacağınız yüzleşmektense, gölgelerimizin arkasına saklanıyoruz.

O zaman hadi yüzleşelim;

Yaşanmıştır veya yaşanmamıştır,

Vardır veya yoktur,

Olmuştur veya olmamıştır,

Hatırlanıyordur veya unutulmuştur önemli olmadan,

Başta annem ve ablam olmak üzere, hayatın bir evresinde, hayatımın bir evresinde benimle yolları kesişen veya hayatıma giren bütün kadınlardan eğer ki onlara farkında olmadan;

Adaletsiz davrandıysam,

Haksızlık ettiysem,

Elimin hamuruyla onların işine karıştıysam,

Yardım elimi esirgediysem,

Haksızlıklara uğradığında sessiz kaldıysam,

İyi bir eş, dost, kardeş, abi olamadıysam,

Unutulmaması gerekenleri unuttuysam,

Gösterdiği değere layık olamadıysam,

Ve en önemlisi hak ettiği değeri gösteremediysem,

Sonsuz özür diliyorum. Dünya size hep daha güzel ve adaletli davransın.

Hepimizin eşit olduğu, adaletsizliklerin yaşanmadığı, kendimizi güven için ifade edebildiğimiz ve yaşayabileceğimiz bir dünyamız olsun. Tüm kadınların Dünya Kadınlar günü kutlu olsun.

İyi haftalar