DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

Pandoranın Kutusu

Sesli Dinle

Seçimler olur mu? Ak Parti kazanan taraf mı olur? Buna siz karar verin. Fakat asıl gündem, olası seçimlerden sonra kaynama derecesine ulaşacak gibi görünüyor.

Pandoranın Kutusu
01.03.2021
8.898
A+
A-

Önceliğin olgu olduğu konusunda ısrarcıyım. Tabi ki her konuda olduğu gibi bu konuda da sunum büyük bir önem taşıyor. Ancak sunumda da alışılagelmiş, o klasik süslenmiş tarzdan uzak kalmaya çalışırken, bir taraftan da nezaket çerçevesinde tecrübe, bilgi ve tespitlerimi paylaşmaya devam etmek istiyorum. Bunu yapmaya çalışırken de belki çok olasılıklı riskler alıyorum. Özetle siz değerli, mümeyyiz kimselere sesleniyor olmak, süslendirilmiş malayani söylemlerden uzak kalmamı elzem kılıyor.

Mamafih bir hikâye pekiştirmek suretiyle düşelim olgunun peşine;

Bir kral karmaşık bir rüya görür. Rüyayı tabir etmesi için işin ehli olan ilgiliyi çağırtır ve rüyasını anlatır. İlgili rüyayı dinler ve “Kralım tüm çocuklarınız ölecek, elinizle toprağa gömeceksiniz.” Diyerek rüyayı yorumlar.

Duyduklarına hiddetlenen Kral askerleri çağırır ve rüya tabircisini astırır. Bir başka tabirciyi çağırtır ve tabirci “Kralım uzun bir ömrünüz olacak, öyle ki hiçbir çocuğunuz sizin öldüğünüzü göremeyecek.” Diyerek yorum yapınca, keyfe gelen Kral’dan kese kese altını alır.

Gazetecilik kapalı konulara, geniş bilgiyle ulaşabilmeyi gerektiriyor. Yani buna alanında istihbarat kabiliyeti denebilir. Bazı bilgilerin saklanması gerektiğinde kullanılan yollardan biri “Saklı kalması gereken şeyi ortada bırakmak, önüne algıları çekecek olan bir başka hareket koymaktır.” İşte konuları gündemden kaçırmak için uygulanan en basit yöntem tam olarak budur.

Pandora’nın kutusunu değil de, bu yazımızda kapağını açalım ne dersiniz?

2015 yılında Türkiye, genel seçimlere hazırlanırken MHP olağan üstü genel kurulunu gerçekleştirdi. O dönemde MHP yönetiminde yer alan ve genel kurul kararına imza veren isimler kısa süre sonra yapılan genel seçimlerde ya listelerde yer alamamış ya da seçilememişti. Bunun üzerine tekrar genel kurul isteyen bu isimlerin tüm mücadeleleri sonuçsuz kaldığında yeni oluşumlar oluşmaya başlamıştı.

İyi Parti kurulduğu ilk yıllarda toplumun tüm kesimini kucaklamaya çalışmış, etkisi zayıflamış, sağ, sol cepheleşmesinden uzak kalmaya gayret etmişti.

Aynı yıllarda Kemal Kılıçtaroğlu partisindeki etkisini korumuş hatta delegelerin tüm oyunu alan lider olarak kendisini Gazi Mustafa Kemal ile benzeş bir şekilde ifade ettirmişti.

2018 de dengeler değişmişti. İçişleri Bakanlığı döneminde, “Emniyet Genel Müdürünün odasını bastı.” Denilen Meral Akşener, MHP ve kongre mücadelesinde, oğluna “Babanı da al git.” sözüyle hafızalara kazınmış ve ardından ilk kez Cumhurbaşkanı adayı olmuştu.

CHP Genel Başkanlığında ki yarışlarında başarısız olan Muharrem İnce de Milletvekilliğini bırakarak Cumhurbaşkanı adayı olmuştu.

Yakın tarihlerde yapılan görüşmelerle gündeme gelen Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu da adaylardandı.

Son günlerde Ak Partiye yakınlığıyla kafa karıştıran Doğu Perinçek’in adaylığı da önemliydi.

Yani genel olarak dağınık muhalefet yapısı mevcuttu.

Bence her zaman ki gibi zorlu olacağı iddia edilecek olan Genel Seçimler, bu yıl içerisinde yapılacak gibi. Çünkü siyasi isimlerin birçoğu aksi yönde açıklamalar yapıyor fakat ilginçtir ki siyasiler düzenli olarak Cuma namazları sonrası halk ile sohbet etmeye, kısa ziyaretler düzenlemeye başladı. Ayrıca pandemi ve kısıtlamalara rağmen tüm siyasi partiler genel kurullarını hızla tamamlamakta.

Siyasi bazı isimler hayallerinde ve ideallerinde kanaatkâr olma çizgisini benimsemiş gibi.

Siyaset dünyasında ve tabi ki Ak Partide de Genel Başkanlık değişimi olasılığı ve heyecanı içten içe yaşanıyor. Fakat bunu mümkün görmüyorum. Son günlerde sayın Erdoğan’ın yorgun görüntüleri sosyal paylaşım dünyasında yerini aldı.

Numan Kurtulmuş, kurucusu olduğu HAS partiyi kapatarak Ak Partiye geçtiğinde kendisini destekleyen birçok ismin kırılmasına sebep olmuştu. Kendisi şu an Ak Partinin tek Genel Başkan Vekili, Genel Başkan Yardımcısı’da olsa, yalnızlığı sebebiyle Genel Başkan olma olasılığı büyük sürpriz olur.

Süleyman Soylu ‘da anketlerde güvenilen sayılı isimlerden olarak yer alıyor. Fakat Sayın Soylu’nun geçmiş siyasi mesaisinden kalan kırgın dostları mevcut. Yakın tarihlerde bir hacker grubunun yaptığı saldırı ise üzücü. Yıllar önce İstanbul’da yaşanan bir çevirme olayını hatırlattı bana. Tabi kapanan telefon ve kısa sürede gündem olan yüzbinlerce tweet olayının unutulmuş olmasını beklemekte komik olur. İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçimlerinden bugüne kadar sayın Soylu’nun imajına dair müdahaleler olduğu söylenmekte. Hatta şu an ben bu satırları yazarken, kulislerde ki sessiz konu, Rus basınında haber olarak yayınlanmakta, yorumlanmakta. Sayın Soylu İçişleri Bakanlığından gerçekten İstifa mı etti?

Hulisi Akar’ında, Erdoğan sonrası Ak Parti Genel Başkanı olacağı uzun zamandır konuşulmakta. Kendi ifadesi ile Anne tarafından Kafkasya göçmeni olan Sayın Akar’ da görülmeyen isimlerden değil. Başarısı ya da sonuçları tartışılan son günlerde ki operasyonlarda bu durumu teyit ediyor gibi.

Aslında bence Sayın Erdoğan ’sız bir Ak parti olamayacağı da ortada. Bu bilgilerin seçimle ne ilgisi mi var dediniz?

Vazgeçilmezlikler sebebiyle itaat, ittifak desem yeterli olur mu?

49’cu Hükümetten 50’ci Hükümete geçiş yapılan arada olağan üstü haller sebebiyle bir boşluk olan 1993 yılını hatırlayanımız var mı? Bingöl’de silahsız 33 evladımızı şehit eden, vatandaşları yasa boğan o alçak, o hain saldırıyı hatırlıyor muyuz?

Son günlerin acılı ve yoğun gündemi olan Gara operasyonu ve şehit edilen vatan evlatlarımız sebebiyle siyasi liderler karşılıklı atışma içine girmiş, sadece cenazelerde söylenen geçmişin müttefikleri, eski yol arkadaşları arasında; “Sorumluluk suçlamanın bittiği yerde başlar.” Düşüncesi kimse tarafından can bulmamıştır.

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu sözlerini dile getirirken, döneminde Başkent Ankara’ da olamaz denilen olayların yaşanıldığının unutulduğunu düşünüyor olsa gerek.

Zaman geçtikçe merkez sağ diye tabir edilecek bir kitleye ulaşmaya çalışmışsa da çok da başarılı olamamış, parti içinde ki çatışmalar sonunda MHP’den kopan milliyetçi kitleyi temsil konumuna gelmiş görüntüsünü veren İyi Parti. Meral Akşener’de, teşkilatı da ilk günlerde ki keskin çizgilerinden arınmış gibi görünüyor. Dolayısıyla bir dönem alternatif olarak isimlendirilen, umutlarla toplanan güçte dağılmış gibi.

Hızla yeni partiler kurulmakta. ‘Tıkanan Strateji’ başlıklı yazımda anlattığım hal vücut bulmakta, böylelikle de öngörümü haklı çıkarmakta.

Sayın Uluç Gürkan, Fikri Sağlar gibi isimlerin uzun süredir yaptığı uyarılara kulak vermeyen CHP önümüzde ki seçimin sonucunu haber verir gibi.

Sayın Muharrem İnce’nin parti kurma çalışması önemli bir ayrıntı. 2018 seçimlerinde kimin adayı olduğuna dair hakkında birçok yazı kaleme alınmış olan İnce, yakın tarihlerde bir dizi ziyaretler yapmıştı. İlginç bir durum gözüme çarptı. Doğan medya grubunun eski çalışanı, bugünlerde büyük bir grubun sahibi olan hemşerim genç iş adamı Eren Şar’ı ziyaret eden isimlerden olmuştu Muharrem İnce. Ziyaretin paylaşıldığı fotoğraf ise merhum Mesut Yılmaz’ın, Aydın Doğan’ ı ziyaretinde ki kareyi anımsatmaktaydı. Acaba, Ak Partiye yakınlığı ile bilinen, hızla büyüyen, sponsorluklarıyla, bonkörlüğüyle tanınan, Anadolu’nun bağrından çıkan bu genç iş adamını neden ziyaret etmişti ki Sayın İnce?

Bu durum yıllar önce henüz Ak Partinin kurulma aşamalarında sayın Erdoğan’ın ‘Siyaset için şu kadar para gerekiyor diyenler var, cevap vereyim yakında partimiz kurulacak.’ sözlerini aklıma getirdi.

Bu hafta açıklamalarıyla gündeme gelen Cem Uzan ise acaba gündeme temel mi atıyor? Yoksa bir rekabet hazırlığı mı var? Bunu da bizlere zaman gösterecek.

Diğer oluşumlar içinde göze takılan, akıl kurcalayan noktaları yazmak uzun sürer, şimdilik bu konuya bir es verelim.

Pandeminin arttırdığı iddia edilen ekonomik kriz, işsizlik vb. birçok nedenlerle, “hükümet kan kaybediyor.” Denilmekte. Toplumda rahatsızlıklarını belli eden ve ses veren siyasi isimler, bürokratlar, iş insanları sayılarının arttığı ortada. Vatandaşlarında dertleri malum. Birçok kimse mutlu değil.

Son yaşanan olaylarda Ak Parti Genel Başkanı her ne kadar Başkanlık Hükümeti sistemine geçildiğinde şehit olmayacak, kriz olmayacak gibi sözler söylemiş olsa da mevcut durumdan en kolay arınacak isim olacaktır. Yaşanan olaylar sebebiyle Savunma Bakanı olmayan, asker olmayan bir kimsenin öncelikli sorumlu tutulması zor.

Fakat bu olaylar dış ülkelerin ve iç uzantılarının demokrasi, özgürlük, hak gibi anlamı çarpılan söylemlerini etkisiz kılacaktır. Başta Demirtaş adına olmak üzere talep edilebilecek her şeye kapılar kapatılmıştır.

Esasen kısa vadeli kazanç da olsa, ülkeye giren sıcak para ekonomiyi rahatlatacaktır. Pandemi kısıtlamalarının gevşetilmesi, bu sebeple kapalı işletmelerin açılması gibi hamleler pozitif sonuç verecektir. Milli ve manevi duygularımıza hitap eden hal ve söylemler yanıt bulacaktır.

Seçime girme yeterliliği olur mu bilinmez ancak kurulmuş olan yeni siyasi hareketler ve tarafları vatandaşın kafasını karıştıracak, muhalefeti zayıflatacaktır.

Bunca gelişmeye karşın görevleri başında ki kimi isimlerin hata mı, bilinçlimi olduğu meçhul eksikleri ise bir başka sürprizin habercisi olsa gerek. Takribi son 3 yıldır konuşulan, aranılan o ismin; Ben buradayım, bende varım.” Demesi yakın gibi.

Seçimler olur mu? Ak Parti kazanan taraf mı olur? Buna siz karar verin. Fakat asıl gündem, olası seçimlerden sonra kaynama derecesine ulaşacak gibi görünüyor.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.