DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

Yeryüzündeki Gökyüzü: Gökpınar Gölü…

Sesli Dinle

Suyu o kadar berrak ki, yer yer derinlik 20 metreyi bulsa bile gölün dibini görebiliyorsunuz. Bu yönüyle adeta doğal bir akvaryum.

Yeryüzündeki Gökyüzü: Gökpınar Gölü…
24.09.2020
7.968
A+
A-

Bu haftaki köşe yazımı Ayvalık’taki Cunda (Alibey) Adası’ndan yazıyorum. Bu hafta boyunca Ayvalık’tan, Gelibolu’ya uzanan bir gezide olacağım. Elbette size bu gezimde gördüğüm yerleri de anlatacağım ama öncesinde anlatmak istediğim çok acayip bir yer var: Gökpınar Gölü… Evet, sanırım “acayip” kelimesi burayı çok iyi tanımlıyor. Eğer daha önce fotoğraflarını görmüş olmasaydım, böyle bir yerin var olabileceğine kimse beni inandıramazdı. Hoş, görünce de inanamadım pek ama gerçekten böyle bir yer varmış. Nasıl bir yer mi? Anlatayım…

Gökpınar Gölü, Sivas’ın Gürün ilçesine 10 km. mesafede bulunan bir göl. Buraya yolunuz düşmez, o yüzden “Yolunuz düşerse uğrayın” diyemem. Buraya, özellikle burayı görmek için gelmeniz gerekiyor.

Gökpınar adı; gölün renginin gök mavi oluşundan geliyor. Gölü gördükten sonra “Buraya bir isim ver.” deselerdi muhtemelen içinde “Gök” geçen isimler gelirdi aklıma. Suyu o kadar berrak ki, yer yer derinlik 20 metreyi bulsa bile gölün dibini görebiliyorsunuz. Bu yönüyle adeta doğal bir akvaryum. Gittiğinizde gölde yüzen ördekleri mutlaka izleyin. Sanki suda değil de havada yüzüyorlarmış hissine kapılacaksınız. Buranın ilginç özelliklerinden bir tanesi de renk tonunun güneş ışınlarının açısına göre değişmesi.

Gölün oluşumu ile ilgili hak arasında yaygın iki tane efsane var. Birincisine göre; bir çoban sürüsüyle birlikte gölün bulunduğu arazide dinlenirken rüyasında kendisine; “Koyunların ile birlikte buradan uzaklaş, alttan su kaynayacak” denir. Çoban uyandığı zaman aceleyle sürüyü alır ve karşı yamaca geçer. Gerçekten de bir süre sonra su kaynamaya başlar ve Gökpınar oluşur. İkincisine göre ise; çoban ve sürüsü şiddetli susuzluk çekmektedir. Oraya yakın bir çevrede su kaynağı yoktur. Çoban çaresiz bir şekilde; “Ya Rabbi su” diye inler ve elindeki asasını yere vurur. Bir süre sonra asanın değdiği yerden su kaynamaya başlar. Çoban ve koyunlar kana kana sularını içerler. Çıkan bu su, orada bir göl halini alır. Gölün suyu berrak ve gök mavisi olduğu için yöre halkı göle “Gökpınar” ismini verir.

Buraya 2018 yılında gittim. Gitmeden çok kısa süre önce haberdar olmuştum buranın varlığından. Nasıl haberdar oldum tam olarak hatırlamıyorum ama iyi ki de olmuşum. Yoksa böyle bir güzelliği görmek kısmet olmayacaktı. Türkiye’de hala görmediğim çok güzel yerler var ve bu beni üzüyor ama beni daha çok üzen bir şey var, o da henüz haberimin dahi olmadığı yerler. Bir gün birisi; “Birileri, bir yerlerde benim hiç bilmediğim çok güzel şarkılar dinliyorlar ve bu beni çok üzüyor…” demişti. Aynı hisleri ben de henüz bilmediğim yerler için taşıyorum.

Arabayla göle yaklaşırken birkaç kilometre öteden, önce gölün bulunduğu yerdeki ağaçlık alanı görüyorsunuz. Bu yönüyle çölde bir vahayı andırıyor. Buraya Ekim ayında gitmiştim. Pek kalabalık değildi. İçeride restoran, café v.s. tesisler vardı ama kapalıydı. Muhtemelen bahar ve yaz aylarında açık oluyor. Orada bulunan görevliye kamp yapılıp yapılmayacağını sorduğumda bana kamp yapmanın yasak olduğunu söylemişti, hala öyle midir bilmiyorum. Eğer kamp yapma niyetindeyseniz, hayal kırıklığına uğramamak için gitmeden önce aramanızı tavsiye ederim.

Eğer siz de benim gibi sezon dışı bir zamanda giderseniz yanınıza mutlaka kamp sandalyelerinizi, çayınızı/kahvenizi alın. Kurulun göl manzarasını iyi gören bir yere hem manzarayı izleyin hem çayınızı kahvenizi yudumlayın hem de sessizliğin ve huzurun tadını çıkarın.

Bir sonraki durakta görüşmek dileğiyle…

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.