DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

Mafe

MAFE; aydınlık gün, uğurlu demekti…

Mafe
06.11.2020
4.164
A+
A-

İLLÜSTRATÖR: GÜLNAR İŞLER

Mafe …

Hastanede babası kucağına aldığında, minik yüzüyle tüm odayı aydınlatıyordu sanki. Tatlı bir gülümseme ile babasına huzur vermişti. Annesi ile göz göze gelmişti babası. “Mafe” olsun mu? Diye sormuştu ve annesinin de kabul etmesiyle çok mutlu olmuştu.

MAFE; aydınlık gün, uğurlu demekti. Bu güzel bebek tüm aydınlığı ve tüm uğuru ile babasının kucağındaydı. “Hoş geldin melek, hoş geldin Mafe” dedi babası.

Gerçekten çok şanslıydı Mafe. Sadece kendi değil, çevresi de görürdü bu şanslı halleri. İşlerinin çok kolay bir şekilde hallediliyor olmasına şaşırırlardı. Babası bunu eğlence haline getirmişti. “Mafe geldi, sorun bitti.” Diye eğlenirdi.

Bal rengi gözlerinin içi hep gülümserdi. Sarı kakülleri alnına dökülürdü. Bu haliyle oldukça sevimli gözükürdü. Şartlar babası ile ayrılmasını gerektirmişti. Annesiyle İstanbul’dan Ankara’ya gelmeleri gerekmişti. Çocukluğunda bu duruma hiç alışamamıştı. Guşan ile tanışmaları biraz daha kolaylaştırmıştı durumu. Çocukluğundan itibaren hiç ayrılmamışlardı Guşan’la.

Artık aynı üniversitede okuyorlardı. Bölümleri farklıydı ama bu çok sorun olmuyordu tabi. Mafe Yapay Zekâ bölümü son sınıf öğrencisiydi. Bir de yine şansın kendisine sunduğu bir pizza dükkânı vardı. Azemet Pizza. Okula gelmediği zamanlarda orayı işletiyordu.

Hayatın kendisine verdiklerini de kendisinden aldıklarını da çok seviyordu. Yaşanan her olayın bir sebebi olduğuna inanmıştı. Zamanı gelince öğreniyordu o sebepleri. Tabi yine de her yaşadığından mutlu olduğu söylenemezdi. Özellikle babasını düşününce tüm yüreğiyle hissediyordu bu mutsuzluğu.

Başka neler yaşayabilirdi ki? Daha neleri kaydedebilirdi? Kaybetmek neye göre kaybetmek oluyordu?

Zihninizin size oynadığı oyunları biliyor musunuz? Peki ya sizden aldıklarını?

KURGU: NESLİHAN ÖZBEN ATİLA

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.