DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

Derin Analiz ve Tavsiyeler…

Abhazya Cumhuriyeti ziyaretimizde, Milletvekilliği, Cumhurbaşkanlığı Yurt Dışındaki Soydaşlar Komisyonu Başkanlığı, Geriye Dönüş Komitesi Başkan Yardımcılığı, Sivil Halk Meclisi Üyeliği gibi birçok görevlerde bulunan Sayın Oktay CHKOTUA’ nın konuğu olduk.

14.12.2019
12.156
A+
A-

Oktay CHKOTUA‘ dan anılarını ve hayat tecrübelerini dinledik, gelecek yıllar için öngörü ve tavsiyelerini aldık.

Sayın Oktay CHKOTUA; Abhazya’nın kurtuluş mücadelesinde yer alan, Türkiye’den başta insani yardımlar olmak üzere birçok konuda yapılan yardımlara ve görüşmelere köprü olma vazifesini üstlenen isimlerin başında gelir.

Kamu kurumlarındaki hizmetlerini, politik çalışmalarını, gençlerin önünü açmak düşüncesiyle sonlandırmıştır. Zira Abhazya yüksek öğrenim görmüş, kalifiye genç nüfus yoğunluğuna sahiptir.

Yazılı eserlerin Türkçe ve Abhazca çevirisine el atan Oktay bey, uzun süren bu çalışmalarda Yaşar Kemal’in “Çakırcalı” adlı eserini, Kutarba Hayri Ersoy’un tarihi romanlarını ve Prof.Timur Açugba’nın Kronolojik Abhaz Tarihi adlı çalışmasının yanısıra İran Şahı’nın kızının da aralarında bulunduğu 4000’den fazla insanın hayatını kurtarmış efsanevi cankurtaran Mamet Bediya’nın hayatını anlatan eserlerinin çevirisini de yapar.

Ayrıca Prof. Sariya Amıçba ile birlikte son derece önemli ve zorlu bir çalışma olan Türkçe-Abhazca sözlüğü hazırlamış, ardından da tarihte ilk kez olarak Abhazca Kuranı Kerim mealini Abhazya’lı okuyucularla buluşturmuştur.

Toplamda 30’a yakın eserin çevirmenliğini üstlenerek son derece önemli bir hizmeti yürütmüş, bu alandaki çalışmalara önder olmuş bir isim olarak tanınmaktadır. Halen bu alandaki çalışmalarına devam eden, Oktay CHKOTUA’nın Türkiye ve Abhazya ilişkilerinde köprü vazifesi üstlenme alanında sayısız hizmetleri olmuştur.

Sayın Oktay CHKOTUA ile söyleşimizde geçmişten başlayarak günümüze ve geleceğe dair tespit düşünce ve önerilerini konuştuk. Söyleşimiz tabi ki Abhazya ile başladı;

1930 yıllarında başlayan farklı gerekçelerle süren ambargoların, Abhazya Devletine ve halkına olduğu gibi, başta bağları olan diğer devletlere ve halklara da zararı olduğunu ifade etti.

Örneğin Osmanlı Sultanlarının kahvaltılarında vazgeçilmez olan Abhazya balının bile dünyadaki en faydalı en organik bal olma özelliğini korumasına rağmen bugün hala dünya’ya ihraç edilemediğinden bahsetti.

Sanayi üretiminin sınırlı olduğundan Abhazya’da atık ve kirlilik olmaması sebebiyle doğal yaşamın korunabildiğinden, suyu, havası, toprağı tamamen temiz olan ülkenin et, süt ve süt ürünleri, balık ve balık ürünleri, tarım ürünleri tamamen organik olarak üretilebildiğini, bunun son derece önemli olduğunu belirtti. Ancak bu üretimlerin satışının, pazarlanmasının uluslararası politik ya da bürokratik sebeplerle engellenmesi, Abhazya’daki üreticilerin, halkın ve devletin ekonomik gelişimine engel olmasının ötesinde, diğer ülke vatandaşlarının da bu saf ürünler ile sağlıklı beslenebilme olanağından mahrum bırakıldığını, ne yazık ki bu ekonomik zararın ise yine tüm tarafları etkilediğinin altını çizdi.

Sayın Oktay CHKOTUA düşünce ve tespitlerini anlatmaya şöyle devam etti:

SSCB’nin çöküşü bile, birlik içerisindeki ülkeler için ciddi bir travma yaşatırken, biz buna ek olarak işgal, savaş, ambargo cenderesinden geçerek, değerli evlatlarımızı kaybederek bu günlere gelebildik. Bu günlere bizi getiren güçün kaynağı ise SSCB’nin son döneminde başlayan halk hareketleriydi. Abhaz Ulusal Forumu “Aydgılara” bu hareketlerin en başta gelenidir.

Ülkeler de aynı insanlar gibi ilişkilerini sağlam temeller üzerinde geliştirmeli, dostluklarını sağlıklı zeminlerde sürdürmeye özen göstermeli, geçmişten ders almalı, öngörülü olmalı, yeni sayfalar açabilmeli, anlamsız ve sebepsiz savaşlara sürüklenmemeye dikkat etmelidir.

Devletler tüm vatandaşlarına eşit mesafede ve ulaşılabilir, halkın ihtiyaçlarına duyarlı, sorunlarına çözüm sağlayıcı olmalıdır.

Bugün tüm dünyada büyük bir kaos yaşandığı görülmekte, eskiden sistemler halklara baskı kurarken artık halklar sistemlere karşı direniyor, tepki veriyor ve baskı kuruyor. Ortak paydaları gözetmeyen, düşüncelere, inançlara saygı duymayan yabancılaşma kültürü ise tüm dünya devletlerini ve halklarını adeta tsunami etkisi ile vurmaya devam ediyor.

Toplumlar kendi “Öz benliklerini” yitirmemeli, kültürlerine, değerlerine hakim ve sahip olmaya özen göstermelidir. Örneğin Abhazya’da KHABZE “KHİ-BZA (Altın/Kutsal söz veya Kutsal yaşam)” anlamına gelen geleneksel ahlaki değerlere ve uygulamalarına önem verilmesi, devletin varlığı ve birliği ile halkın huzurunu korumada en öncelikli konudur.

Kuzey Kafkasya’nın tek bağımsız devleti olan Abhazya, gerek müttefikleri ile gerek dünyadaki vatandaşları ile yüz ölçümünden ve nüfus sayısından çok daha fazla etki gücüne sahiptir. Küçük dokunuşlarla büyük çözümlere ve gelişmelere sebep olabilecek potansiyeli içerisinde barındırmaktadır.

Diasporada ki vatandaşlarımızla, özellikle nüfus olarak en yoğun olan, fiziki olarak komşuluk sınırımız (Deniz – Hava) bulunan, tarihi olarak birçok bağımız olan Türkiye ile ilişkilerimiz her geçen gün gelişmektedir. Ancak ilişkiler halen olması gerekenin çok uzağındadır. Bu anlayışla mevcut gücün ve potansiyelin daha iyi organize edilebilmesi, somut faydalı hale getirilebilmesi için gerekli olan bilgi havuzu biran önce kurulmalıdır.

Ortak müttefikler, bağlar ve dostluk ilişkileri sayesinde hem taraf ülkelerin gelişimine, ekonomisine, kültürüne, hem de dünya üzerindeki sorunların çözümüne katkı sağlanabilir.

Örneğin, Suriye ile Abhazya karşılıklı olarak ilişkileri hızla gelişen iki devlettir. Suriye meclisinde Abhaz kökenli milletvekilleri, devlet yönetiminde çok sayıda askeri ve sivil üst düzey yöneticiler bulunmaktadır. Yaşanan sorunlara, çıkmazlara, Türkiye ile ortak müttefikimiz olan Rusya sayesinde ve aynı köklere sahip Suriye vatandaşları aracılığıyla çözüm noktasında katkıda bulunma imkânı Abhazya Devletinin potansiyeli arasında yer almaktadır.

Röportajımız sırasında Abhaz kültürünü ve mutfağını tanıtmak amacıyla gidilen restoranda eşsiz Abhaz mutfağı lezzetleriyle tanışmış olduk.

Yaptığı açıklamalarla bizlere farklı bakış açısı kazandıran ve yönelttiğimiz sorulara içtenlikle cevap veren Sayın Oktay (BÜYÜ) CHKOTUA’ ya kabulü ve misafirperverliği için teşekkür ediyoruz.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.