DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

Beyaz Ayakkabı

Sesli Dinle

Huzur ne güzeldir. Bir bakıma insanın ruhunun ve vicdanının rahata ermesidir.

Beyaz Ayakkabı
25.08.2020
19.068
A+
A-

Bir kitapta şöyle diyordu:

“Bizim mutsuz olmamızın tek sebebi, içinde bulunduğumuz durumun hayat boyu devam edeceği düşüncesidir.’’

Oysa ki dertler geçicidir. Gelirler; biraz konaklarlar, bize vereceği dersleri verip, giderler. Hayatı yaşanabilir kılmak ya da hatalarımızdan ders alıp, almamak bizim elimizdedir.

Huzur ne güzeldir. Bir bakıma insanın ruhunun ve vicdanının rahata ermesidir. Erdemlice; kıskanmadan… hırslanmadan… öfkelenmeden… böylece yüreğiniz temiz, zihniniz berrak, diliniz saf kalır.

Yaptığımız her hatanın bedelini öderiz ve mutluluklar sonrasında gelir. Belki de üzüldüğümüz, kaybettiğimizi sandığımız çoğu şeyde, aslında ne çok kazanırız. Kimi hayatına ona iyi gelecek insanlar kazanır, kimi vicdan, kimi de huzur. Sonrasında da uykusuz geceleri bırakıp, şükürle uyuyabilmeye kavuşur.

Bu da insanın yatırımıyla doğrudan bağlantılıdır. Zaten hep öyle değil midir? Zihnimize, bedenimize ve insanlığa koşulsuz hizmet ettikçe; bunları beklentisiz yapınca, insanın karşısına güzellikler ve sevgi çıkar. “Sevgi, sevgi’’ diye dillere pelesenk olmuş bu kocaman kelime. Özümsemeden, “seviyor” sanmışız her şeyi. Oysa ki biz bazen kendimizi sevmeyi dahi bilmiyoruz. Yunus Emre’ye gelen sevgide budur. Yaratandan ötürüdür tüm başlangıç. “Sevgiyi ele alıp cümle cihana yayalım,
Biz de insanı sevelim ona saygı duyalım.’’(Yunus Emre)

Kendinize en az başkalarının size vermesini istediğiniz kadar değer verin. Siz böyle hissetmeye ve davranmaya başlayınca çevrenizdeki kişilerin de, sizi acıtmadan böyle hissedeceğinden emin olun.

Acı demişken acı çok mu kötüdür? Bence kötü değildir. Vermek istediğini alırsan tabi. Ben çok üzülürüm tamamen steril bir hayattan gelen insana.

İnsan; ciddi bir sıkıntıyla sınanmayınca çevresindeki herkesi dost bilir. Her mesajına cevap gelecek sanır. Sevdiği kadar sevilecek sanır. Oysa hiç tahmin etmediği şeyler yaşayacaktır ki dersini alıp güçlensin. “Dimdik ayağa kalkabilsin” diye. Bu Allah’ın bir lütfudur özü görebilene.

’’Akıl başa, baş dile emanettir’’

Altını doldurdukça geliyor güzellikler. O yüzden olmak istediğin yeri sen belirle, hayatının ipi senin elinde. Ne dersen de, ne yaparsan yap, aslında başkalarının seni anlamak istediği kadarsın. O yüzden özüne dön ve nasıl biri olman gerektiğini sen seç. En azından yolun ve çaban bu yönde olsun.

Unutma! Sana da kendine yaptığın yatırım ölçüsünde davranılacak. Bembeyaz bir ayakkabı aldığını düşün. Güne başladın. Sabah biri bastı kirletti. Yolda oynayan çocuklar ayakkabına geldi bastı kirletti. Sen yolu temiz sandın, göremedin çamura bastın kirlettin ve ertesi gün temizlemeden yeniden giydin. Zamanla ayakkabıda beyaz yer kalır mı? Kendi yaşam sayfan da bu örneğe benzer. Ufak ufak tozlarda başla dersleri alıp silmeye. “silecek çok şey var!’’ diyorsan, bugünden başla. Bir ayak izi sildin diye ne kendine ne de basana yüklenme. Büyük çamurlar iyi bir emek gerektirir. Geriye dönüp baktığında emeğin tüm tozları siler ve sana bembeyaz bir ayakkabı armağan eder.

Kim kalemi eline ilk aldığında yazar olmuş ki?

Kendine, egonu beslemeden hizmet etmeye başlarsan; ne bir insanın seni yükseltmesiyle prenses olursun, ne de bir insanın seni alçaltma çabasıyla külkedisine dönersin.

Peki, biz bunları kendimize nasıl yapacağız?

  • Amaç ve hedeflerinizi belirleyin. Yani boş gezmeyin kendi hayatınızı kazanın.
  • Kendi fikriniz olsun her zaman. Fedakar olmak kendi değerinizden götürür bunu ihmal etmeyin.
  • Kararlı olun ve inanın. Değişime açık ama fikrinize de saygınız olsun.
  • Kendi değerinizi bilin (günahıyla sevabıyla sizi siz yapan her şeye sahip çıkın).
  • Aktif olun, dinamik olun, tatminkar ve bol şükürlü olun =)

Mutluluk eğer bir insan olsaydı emin ol yine mutlu olana gelirdi. O yüzden ‘’mış’’gibi yapma ‘’Mutlu ol’’.

Ne de olsa yapmak bedene, olmak ruha aitmiş.

YORUMLAR

  1. Eda dedi ki:

    Merve hanim yazınızı hem okuyup hem de sesli olarak dinleme fırsatı buldum ve cok beğendim.İnsanin icini isitan ses tonunuzla kurduğunuz her cümle kendimize ne kadar degerli olduğumuzu ve neler yaparsak kendimizi bulabileceğimizi yumuşacik bir dille bizlere aktardiniz.Kimsenin ayakkabimizi kirletmesine izin vermemiz dilegiyle.
    Tesekkurler.

    1. MERVE dedi ki:

      Eda hanım,beğendiğinizi bu kadar naif ve güzel cümleleriniz ile tamamladığınız için asıl ben teşekkür ederim.