Özlem’ce; Pozitif Enerji

Yaşadığımız dönem itibariyle bu başlık pek de mümkün değil gibi görünse de, bizi zorlayan pek çok olay olsa da, nasıl pozitifte kalacağımızı bilmesek de bir şekilde bunu başarmalıyız. Nasıl olacak? Hangi durumlarda başarabileceğiz? Tüm bunları anlatacağım şimdi sizlere.
Evrenin çalışma prensibinden bahsetmiştim daha önceki yazılarımda. Siz ne düşünürseniz onu yaşarsınız, ne konuşursanız onu gerçekleştirirsiniz. Bu değişmez yasa hayatımızı ve günlük yaşadığımız ruh hallerini belirler. Artık birazcık da olsa bunun farkındayız çoğumuz. Peki bu durumun sürekli hale gelmesi için ne yapacağız? Cevabı çok basit. Siz eğer enerji seviyenizi korumak istiyorsanız ve tekrar tekrar aynı negatif çukuruna düşmeyi seçmiyorsanız yapacağınız şey, hayatınızdaki negatifliğe neden olan olayları, kişileri hayatınızdan mümkün olduğunca çıkarmak olacaktır. Kolay mı bu? Başlangıçta hayır. Sürekli dır dır eden, her olayı en kötüsü ile değerlendiren, olumlu sonuçlanacak olayları bile yaydığı enerji ile olumsuza çeviren kişiler yok mu etrafınızda? Var. İşte bu kişiler eşiniz, anneniz, babanız, çocuğunuz, en yakın arkadaşınız ise ne yapacağız? Onları da mı hayatımızdan çıkaracağız? Tabi ki hayır. Onların enerjisi ile uyumlanmamayı seçersek eğer, belki onları da bu durumdan kurtarabiliriz.

Şimdi gelin nasıl yapacağımıza bakalım. Etrafınıza bir bakın. Örneğin bu kişi eşiniz olsun. Siz ne kadar coşkulu, neşeli, cesur, iş bitirici olursanız olun o hep bir bahane bulur. Sürekli bir eleştirme modundadır. Sizin heyecan içinde anlattığınız her şeyde bir negatif taraf bulup çıkarır. Olması muhtemel olan tüm olumsuzlukları serer önünüze. Ne mesaj verir evrene? Bu işi oldurtma. Söylediğim tüm negatif durumları bize yaşat der değil mi? Ve ne olur? eğer siz de onun söylediklerinde bir haklılık payı olduğunu düşünüp, acaba mı derseniz, bu olumsuzluk ile uyumlanırsınız ve sonuç tam da eşinizin bahsettiği gibi olur. “ben söylemiştim” cümlesi ile karşılaşırsınız ve siz de belki inancınızı, heyecanınızı bir sonraki olaylarda artık gösterme gereği bile duymazsınız. Peki ne yapacağız böyle durumlarla karşılaştığımızda? Öncelikle kendi enerjimizin net farkında olacağız. Yapmayı seçtiğimiz şey her ne ise, onun mümkün olduğuna olan inancımızı bozmalarına izin vermeyeceğiz. Elalem terör örgütünün söyledikleri bizim olaylara olan inancımızı ve kararlılığımızı etkileyemez. Sizin duruşunuz karşınızdaki kişileri de etkiler. Siz yeter ki kendi motivasyon ve enerji seviyenizi karşınızdaki olumsuz kişilerin seviyesine indirmeyin, onlarla uyumlanmayın. Bırakın onlar sizin enerji seviyenize yükselmek için uğraşsınlar. Bu durumda onların hayatına da katkı olmuş olursunuz. Bundan sonra ki seçimlerini daha bilinçli ve enerji seviyelerini yükselterek yaparlar kim bilir.

Bir başka durum ise yaşadığınız olaylardır. Çabalayıp çabalayıp başaramadığınız şeyler var ise önce bir durun, bakın bakalım burada ısrar ettiğiniz nedir? O olayın size hissettirdiklerine tekrar bakın. Neden sonuç sürekli istemediğiniz gibi oluyor? Böyle durumlarda bazen de olayları akışına bırakmak çok daha olumlu sonuç verir. Gerçekleşmeyen şeyler belki de olmadığında sizin için çok daha hayırlı olacaktır. Siz onu şer gibi görüyor olsanız bile aslında gelecek olan daha büyük şerlerden sizi korumak için olmuştur. Burada da ısrarcı olmamak, olanı olduğu gibi kabul etmek, yaratanın sonsuz gücünü kabul etmek ve her koşulda onun sizin için çok daha iyi planlarının olduğunu bilmek sizi pozitifte tutacaktır.

Yaşadığımız bu Covid döneminde hissettiklerinizi bir düşünün. Ne kadar çok korku, panik, sıkışmışlık, daralmışlık yaşadık değil mi? Aslında bu kadar olumsuzluklara rağmen diğer taraftan da ailelerimizle bolca vakit geçirdik, sürekli ertelediğimiz işlerimize yoğunlaştık, sağlığımızın kıymetini daha çok anladık, bedenlerimizin bağışıklık sistemlerini güçlendirmek için çeşitli yöntemler bulduk. Aslında günlük rutin diye düşündüğümüz birçok şeyin çok da gerekli olmadığı düşüncesi ile farklı farklı işlere yönümüzü çevirdik. İşte bakın bardağın dolu tarafına odaklanırsak olumlu sonuçları da fark edebiliriz. Tüm hayatımızı bu bakış açısı ile geçirdiğimizi bir düşünsenize. Herhangi bir kişi veya olay bizi düşürebilir mi? Enerjimizi sömürebilir mi? Doğru bildiğimiz yoldan bizi çevirebilir mi? Kesinlikle hayır.

Hayatın tümü hepimize her zaman kolaylıkla, neşeyle ve ihtişamla gelsin sevgili okurlar. Bir gün bir yerde yüz yüze de görüşebilmek ümidiyle her birinizi sevgi ve saygıyla kucaklıyorum. Takipte kalın, hoşça kalın.