Metropol Çiçekleri

Merhaba arkadaşlar yine satırlarda buluşuyoruz ne güzel bir gün değil mi? Güneşli, sıcak ve görmesini bilen insanın ruhunu ısıtan Kasım günlerinden biri.

Ankara’ya en çok yakışan mevsim sonbahar, neden mi?

Sonbahar bayramlık elbise gibi durur Ankara’da, herkesin gözü gökyüzünde olur çünkü havayı takip etmezseniz sıcak bir Kasım gününde, montlarınızla sokağa çıkabilirsiniz ya da soğuk ama güneşli bir gün de ince kıyafetlerle gafil avlanabilirsiniz, Ankara sonbaharda herkesi gökyüzüne odaklandırır.

Metropol çiçekleriyiz biz Ankara’nın insanı bir başkadır. Düzdür duygularımız nettir burada belirsizlik yoktur. Ya mutlusundur ya mutsuz ya sinirli ya da sevgi dolu gibi.

Bu şehrin havası da aynı böyledir ılık diye bir şey yoktur ya sıcaktır ya da buz keser. Yine de sonbahar bir başka güzeldir…

Sararmış yapraklarla donanır şehir hangi semtine gitseniz mutlaka ağaçlandırılmış bir alan vardır ve sonbahar sanatı işlenmiştir. Kasım’ın Kasım olduğu, Kasım gibi yaşandığı şehirdir Ankara!

Çalışıyoruz karıncalar gibi, sabahları ve akşamları trafiğe kilitlenip sinirler gerilse de ben dışarıdan bakmayı başaran biri olarak o kilitlenen trafiğin dahi ekmek kavgası, yaşam mücadelesi olduğunu bilirim ve huzurla seyrederim.

Çoğu zaman yol veririm gergin kardeşlerime yüzlerde bir tebessüm belirir bazıları da zorla alır yolu olsun bir araba geriden giderim yol almaktan yol vermek daha kolay.

Tüm büyük şehirlerde olduğu gibi bu şehirde de yaşamını sürdürmek zordur, mücadele gerektirir. O yüzden bu asık suratlı gergin arkadaşları hor görmüyorum onları her halleriyle seviyorum çünkü biliyorum ki ufacık bir iyiliğe tebessüm ederler, düştüm yardım edin dediğin anda çoğunluk “Ne oldu gardaşım” diyerek koşar… O telaş içinde varmak istedikleri işleri güçleri unutup yardımına gelirler.

Parka oturursun tek başına, birisi belirir yanına yıllardır tanışıyormuş gibi muhabbet edersin bir başkadır Ankara ve insanı.

En güzel metropollerden birisidir Ankara. Gezilecek çok yeri vardır, yirmi sekiz yıldır bu şehirdeyim hala ilk defa gördüğüm yerleri var. Memleketin dört bir yanı ayrı bir güzel lakin metropollerin göz bebeği Ankara’dır.

Ruhunu yitirmemiş, her şeyin mat görünse de aslında ufacık bir dokunuşla rengini bulduğu şehirdir. Kahvesi güzeldir mesela termosunu alıp zirveye doğru çıkınca birde şehri seyre dalınca o zaman tanırsın Ankara’yı.

Bahçeli’den, Kızılay’a usul usul yürüsen o zaman anlarsın Kasım neymiş nasıl yaşanırmış. Gölbaşında ekinoks, Kızılcahamam da nefes, Beypazarı’nda kuru. Bir gezsen karış karış o zaman sende seversin bu metropolü.

Eski sokakları bir başka güzeldir köyleri bir başka. Kimi balık tutar kimi maça gider kimi alış veriş merkezlerinde alır soluğu. Uzaktan bakınca anlaşılmaz öyle gelip yaşamadan tanıyamazsın Ankara’yı.
Adım adım karış karış dolaşsan doyamazsın bu şehre. Dediğim gibi en güzel Kasım Ankara’da yaşanır.

Hoşça kalın, hoş kalın dostlar…
Görüşmek üzere.