Hayaldi Gerçek Oldu

Zaman…

Elimizden hızla akıp geçen değer. Her bir anını doyasıya değerlendirmek gereken kıymetli yaşam. Geçen hiçbir saniyesini geri döndüremediğimiz, doğru olduğuna inandığımız değerlerimizle sürdürdüğümüz serüven.

Dünyaya gelen her bir insan gibi ben de birbirinden güzel hayallere ve hedeflere sahibim. Bu hayallerin de içinde olduğu bir dizi mazeretler sebebiyle sizlerden uzak kaldım.

Bu ayrılığın nedenleri arasında, satırlara dizilen sözcüklerimin anlamlı olması, doğru olması ve tarafsız olması amacıyla birkaç adım geri çekilip izlemek isteğide vardı, yaşamın her bir eylemini. Bu sırada çok daha farklı bir gerçekliği görme şansım oldu. Bazen içinde olduğumuz, yanında olduğumuz güzellikleri görmemiz zor olabiliyor.

Ulusal bir televizyon kanalı kurmak amacıyla yola çıkan dostumun Genel Müdürlük teklifini reddetmiştim, kendimce nedenlerim vardı. Bu nedenlerin başında doğrudan, haklıdan yana olmak, taraf olacaksak, bu kriterlerde olmak vardı. Yayınlarda insanlara, topluma faydalı olabilmek, öğretilerde bulunabilmek hayallerimdendi.

Magazinle, aldatmacayla, insanların bedenlerini görsel şova dönüştürerek yayın yapmaktan kaçınmak vazgeçilmezimdi. Sadece diplomanın eğitim anlamına gelmediğine inandığım için etiketli isimlerle mesai yapma kıskacında kalmamak içindi bu reddediş.

Hasılı bu süreç, o dönemde içinde bulunduğum özel nedenlerle, şu an sizlere ulaşabildiğimiz bu mecranın can bulma sürecine vesile oldu. Gördüğünüz ve göremediğiniz haliyle MevzuHaber’ in tatlı doğum sancılarını yaşıyormuşuz.

Etiketlere boğulmamış, eğitimin sadece diplomaların kazandırdığı unvanlarla olmadığı, bireysel kazanımlar hedefinde olmayan, yaşantılarında örnek olan, saygı duyulan, sevilen insanlardan oluşan bir kadro ile aile sıcaklığında yayınlar yapabilmek, insanların hayatına dokunmak, faydalı olmaktı hayalim. Bunun için gerekli olan şartların başında maddi bağımsızlık gelmekteydi. Hem yayıncılık adına hem de yayınların kaynağı olan kişiler adına maddi özgürlük olmalıydı. Tarafsızlık adına ise yayın kaynağı olan kişilerin yayıncılık mesaisinde yer almamış olması faydalı olurdu. Çünkü gazetecilik etik ahlakı olarak adlandırılan kavram, yine gazetecilik şartları sebebiyle çokta hayat bulan bir hal olamamaktadır.

Sizlere seslenemediğim dönem süresince MevzuHaber ailesinde yer alarak sizlere seslenen her biri birinden kıymetli yazarlarımızın değerli yazılarını çok daha dikkatli, çok daha muhakeme ederek takip etme fırsatım oldu. Gördüğüm şey ise gerçekleşen hayallerimizdi. Hayallerimizi paylaştığımızda “Mümkün görünmüyor.” Diyen dostların, gerçekleri görerek, bizleri tebrik etme nedenlerini daha iyi anladım.

MevzuHaber ailesinde köşe yazarlarımız arasında yer alan Ahmet Çirkin’ in yazılarını geçmişe dönerek tekrar okudum. Derinlik arayan, gerçeklik arayan, siyaset arayan, güncel durumların değerlendirmelerini, gerçeklerin dile getirildiğini görmek isteyen dostlarıma tavsiye ediyorum.

Burçak Angigün isimli köşe yazarımız dostumuz, arkadaşımız, yaşadığımız dünyayı paylaştığımız hayvanlarımızın eğitimiyle ilgili olarak yanlış bildiklerimizi göstermekte, doğru eğitim sırlarını paylaşmakta. Kendi hayatına dair sıra dışı akışı siz okurlarla paylaşarak değişimden korkmamayı tavsiye etmekte.

Bilmediğimiz tarihi bilgileri bildiren, özel gün ve anmaları sıra dışı hikayelerle paylaşan, kaleme aldığı her bir yazısında farklı bakış açıları aşılayan Cüneyt Atila’nın yazılarını samimiyetimle tavsiye ederim.

Yazımın başında belirtmiştim gazetecilik mesleğinde etik ahlak ve donanıma sahip olmak zordur diye. Bu zorluğu başaran isimlerden olan Hanifi Aktaş samimi yazılarıyla yaşamın gerçekliklerini siz okurlarımıza sunuyor.

“Öğrenmenin yaşı yoktur.” Sözünü teyit edercesine, ağıran saçlarımda astrolojinin ne olduğunu anlamama sebep olan, isabetli değerlendirme, tespit ve analizleriyle kişisel yorumların ötesinde, ülke durum yorumlamalarıyla da şaşırmama neden olan, yazılarını okurken notlar almam gerektiğini hissettiğim yazarımız Hilal Başer Erdemirci’ nin yazılarını tavsiye etmemek akılcı olmaz.

Özgeçmiş hazırlamaktan tutunda, iş görüşmelerinde ihtiyacımız olan tüyoları eğitici bilgileri kaleme alan Mehmet Kırış’ ın yazılarının uygulanmasının son derece önemli olduğunu gördüm.

Gezilecek, görülecek yerleri tanıtan, anlatan, tavsiyelerde bulunan Metin Demirel ise köşesinde takibe değer paylaşımlarla okurlara seslenmekte.

Şu zamana kadar birçok geri dönüş kaynağı olan, paylaştığı bilgilerin doğruluğuyla, faydalarıyla akıllarda yer tutan, her bir paylaşımıyla farklı bir sırlar kapısını aralayan Nurkan Arslan’ nın köşesinde yer verdiği bilgiler yaşam kalitemiz adına, sağlığımız adına son derece değerli diye düşünüyorum.

Kişisel gelişimi, toplumsal değişime dönüştüren, eğitimini, eğitimci vasfıyla donatarak, yaşamsal tecrübeleriyle perçinleyerek MevzuHaber okurlarına özel tavsiyelerde bulunan Özlem’ce yazı dizisiyle her hafta sizlere yaşam kalitesini arttıracak sırlar paylaşan Beliz Özlem Yaylacı’ nın köşesini ihmal etmemek gerek diye inanıyorum.

Sedanur Kül, tüm hayat tecrübelerini ve kendini geliştirme çalışmalarını bilgi birikimiyle   bizlere sunarak aslında hepimizin nasıl da aynı duygularda olduğunu hissettirmesini takip etmeliyiz.

Yorum ve anlatımıyla, konu edindiği kitapları eşsiz bir şekilde özetleyen, sunumuyla tanıttığı kitap ile gündemi takip eden, dinlediğiniz yorum sonrası anlatılan kitabı okuma arzunuzu coşturan, örneğin içinizde ki duyguları boğazınızda bir yutkunma haline dönüştüren “Babamın Bavulu” isimli köşe yazısıyla veya “Dağın Öteki Yüzü” başlıklı yazısı ile Kudüs gerçeğini klasik anlatımların çok ötesine taşıyan Sevim Özdinç’ in köşe yazılarını takip etmemek bence kayıp olarak düşünülebilir.

Birbirinden lezzetli yemek ve tatlıları rahatlıkla yapabileceğiniz sadelikte ki anlatımıyla, görsel sunumuyla Tuba Yılmaz’ın köşesinde ki tarifleri okumak sizlere mutfağa yönelme cesareti verecektir.

Bu birbirinden değerli isimler gibi MevzuHaber’ in yayın hayatına başladığı günden bugüne kadar ailesinde yer almış, bilgi, tecrübe ve mesleki donanımlarını sizlerle paylaşan, gönüllerde edindikleri yerleri koruyan değerli geçmiş yazarlarımızın da yazıları Arşiv Yazarları bölümünde yerlerini korumakta.

Bu çalışmaların perde arkasında ise birbirinden değerli isimler teknik olarak branşlarında çalışmalarını sürdürmekte.

Evet, bir hayal olarak anlatıldığında inanılması zor gelen ancak gerçekleştiğini somut olarak görebildiğimiz bir hal.

Maddi menfaatlerin, bireysel çıkarların söz konusu edilmediği, okurlara dolayısı ile insanlara faydalı olabilme gayesi ile bir araya gelen güzel insanların oluşturduğu bir aile her geçen gün büyüyerek yayınlarına devam ediyor. Her bir yazının onlarca öğretilerle dolu olduğu içerikleriyle. Haberciliğin, yayıncılığın dedikodularla, olmuş, bitmişlerle sınırlandırılmadığı bir anlayışla.

Yayıncılık hilelerini kullanmadan, hiçbir baskı veya kısıtlamalara uğramadan yapılan bir yayıncılık.

Şu zamana kadar yolu MevzuHaber ile kesişmiş tüm isimlere teşekkür ediyorum. “Önce Canan, Sonra Can” diyebilme erdemine, toplum bilincine, insanlara karşılıksız faydalı olma donatısına sahip olan, bu şekilde düşünen insanlara yalnız olmadıklarını hissettiren değerli isimlerle fiilen, fiziken olmasa dahi tanış olmaktan onur duyuyorum.

Gerçekleşecek daha çok hayalimiz var, bizi izleyerek, takip ederek mutlu olun, mutlu kalın, her gün yeni bir bilgi ile kazanın diyorum…