DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

Anime Deyip Geçme

Sesli Dinle

Hepimiz hayatımızda, çeşitli zorluklarla karşılaşıyoruz. Hatta zorluklar karşısında, her bireyin hissettiği ve etkileri de değişiklik gösteriyor.

Anime Deyip Geçme
04.11.2020
4.956
A+
A-

Şu yaşıma kadar vazgeçemediğim tek şey animasyon filmleri izlemektir. Hala keyifle izler ve takip ederim. Sanırsam da ilerde huzurevinde bile izleyeceğim. Japon animasyon filmleri olan Anime ( Japonya’ya özgü çizim sanatıyla çizilmiş animasyonlar ) izlemeyi tercih ediyorum. Yıllardır da çoğu popüler anime serisini izlemişimdir.

Geçenlerde yeni başladığım bir seriyi izlerken, Neden bu kadar animeleri sevdiğimi sorguladım? Sonra severek izlediğim anime serilerinin ortak özelliklerini düşünmeye başladım. Ağırlıklı olarak doğa üstü, dövüş sanatları, spor kategorisinde ki animeleri beğeniyorum. Genelde animede ki kahramanımız çok güçlü veya özel yetenekleri olmaz, sıradan, hatta dışlanmış, hatta bazen güçsüz bile olduğu olabilir. Ama onları izlenmeye değer yapan şey; asla pes etmemesi, kendi sınırlarını zorlaması, arkadaşlığa önem vermesi, çok çalışması ve hedefleri olması diyebilirim.

İlginç bir şekilde Animelerin beni içine çekmesine neden olan özellikler, bir nevi benim hayatta hedeflediğim şeylerle doğru orantılı olduğunu fark ettim. Ya da İnsan bardağın işine gelen tarafından görür misali ben öyle kendimi hala anime izlemek için kandırıyorum. Hayatta sürekli çok çalışmanın, hedeflerin olmasının ne kadar önemli olduğunu, hayat sana ne kadar acımasız davransa da asla yılmadan mücadele ettiğinde sonunda amaçlarına ulaşabileceğini görebiliyorsun. Hepimiz hayatta farklı zorluklarla, sınırlarla karşı karşıya kalıyoruz. Ve vazgeçmeyenler, hedefleri olanlar, bu engebeli yollarda başarıyı bir şekilde elde ediyorlar.

Tabii ki hepimiz, bir parmak şıklatması kadar kısa sürede mutlu sona ulaşmak istiyoruz. Ama bunu sayısız deneme sonunda imkânsız olduğunu görüyoruz. İşte bu tarz zamanlarda benim imdadıma Animeler koşuyor sanırsam. Ne zaman kendimde güç görmesem, çok yorgun hissetsem, her şey üst üste geldiği hissine kapılsam. Kendimi animelere emanet ederim. Çünkü muhakkak orada, üst üste gelen zorlu rakipleri alt etmek için, kendi sınırlarını zorlayan, vazgeçmeyen bir karakter beni bekler. En çokta bu karakterin, arkadaş ve çevresinde ki insanlara da ilham olarak, yol gösterici olmasına bayılırım.

Spor kategorisinde özellikle; tatlı rekabetler, takım ruhu, yardımlaşma gibi duyguları ön plana çıkarttığı gibi, çok çalışmanın sonuçlarının alındığına da şahit olursunuz.

Doğa üstü veya dövüş sanatları kategorisinde olanlarda; baş karakterimiz her zaman zorlu rakiplerle karşılaşmakta, sayısız kez dayak yemekte, asla pes etmemekte, aksine daha çok çalışmayı seçmekte, daha zorlu rakiplerle arkadaşlarından yardım almaktan çekinmemekte olduğunu görürsünüz.

Yani kategorisi ne olursa olsun, bizlere zorluklar karşısında pes etmemenin önemini, çok çalışmanın faydalarını, hedeflere sahip olmak gerektiğini çok güzel bir şekilde anlatıyorlar. Kısacası kahramanlar genelde insanlara ilham veren ve takip etmek istedikleri, Liderlere dönüşüyor.

Tabii sinir bozucu yanları da yok değil, Tsubasa’dan hatırlarsınız, bir futbol maçı üç, dört bölümde biter, hatta çoğu zaman bir kaleden diğerine gitmek iki bölüm sürerdi. İşte bu dizilerde de bu durum çoğu zaman söz konusu olduğu için bazen sinir bozucu olabiliyorlar.

Aslında bu yazıyı yazmam da geçenlerde internette gezinirken, bulduğum okul dışı kurucusu Yavuz Yiğit’in twitter’da paylaştığı günümüz çizgi filmlerine yaptığı eleştirilen yaklaşımla ilgili haber diyebilirim. Hem Gizemli Kara Kutu yazımı hatırlattı, hem de Anime’lere farklı bir göz ile bakmaya beni teşvik etti. Sonuç olarak;

Hepimiz hayatımızda, çeşitli zorluklarla karşılaşıyoruz. Hatta zorluklar karşısında, her bireyin hissettiği ve etkileri de değişiklik gösteriyor. Çeşitli yenilgiler, hayalkırıklıkları karşısında mücadele ediyoruz. Bunları aşmak için bir mücadele içinde hayatımızı geçiriyoruz. Bazı zamanlar yoruluyoruz, pes etme noktasına geliyoruz. İşte bu zamanları aşmak için gerekli tüm gücün içinizde olduğunu hatırlatılmasına ihtiyaç duyarsınız. Ama bunu nerede bulacağınızı bilemezsiniz, aslında bu bazen baktığınız yerde, bazen yansımanızda, bazen ise burnunuzun dibindedir. Hayatta başarılar pes etmeyen, denemekten vazgeçmeyenlerden tarafından elde edilir. Çevresine ilham olan insanlar sayesinde genişler ve kitlelere yayılır. Hayat sizi ne kadar zorlasa da, bu size acımasız olduğu için değil, o zorlukları aşabilecek güce içinizde taşıdığınız içindir.

Önce hayatınızın lideri olun sonra da başkalarına ilham olun.

Şimdi size birkaç anime listeleyeyim;

Bleach

Death note

Naruto serisi

God of High School

Haikyuu!   (Voleybol)

Hajime no Ippo (Boks)

Kuroko no Basket (Basketbol)

Slam Dunk (Basketbol)

Dr. Stone

Fullmetal Alchemist: BrotherHood

Fairy Tail

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.