Hesap Devri
Size doyum olmaz, yeni yılda hastalıkların, işsizliğin ve hayatınızda bitmesini istediğiniz her şeyin bittiği, olmasını istediğiniz her şeyin de olduğu güzel bir yıl olsun bütün insanlık adına…
Yılın son yazısı yarın bir yıl daha bitiyor,
Aslında ömrümüzden bir yıl daha gitti, acısıyla ve daha acısıyla bir yıl daha geçti gitti.
Kapanmalar maskeler aşılar okullar açılacak mı? online mı?…
Derken ekonomik problemlerden tutun yaşamadığımız olay kalmadı desek yerin de olur fakat bir film repliğidir denk gelirse izleyin. Bir idam mahkûmu cezası infaz edilmek üzereyken, cellat sorar son bir arzun var mı? Diye, mahkûm, cellat efendi cellat efendi beterin beteri var der. Cellat, yahu biraz sonra altındaki sandalye ye tekme atıldı mı öleceksin daha beteri mi olur? der, o sırada bir atlı gelir bağırarak, cellat efendi mahkumun boynundan ilmeği çıkarın idam cezası kaldırıldı, idam mahkumlarını kazığa oturtacağız der.
Umarım beterin beterinden de korur mevcut problemlerden koruyan. Yeni yıldan dileğim odur ki, dünya ikiye bölünsün iyiler bir yana, kötüler bir yana. İyiler ve iyilik çoğalsın bereketlensin.
Muhasebe kayıtlarında yıl bitince bilanço hazırlamak için bütün hesaplar kapatılır ve o yılın kapanışı yapılır. Bu durum aynı zaman da yeni yılın açılışı demektir, yani yeni yıla da bir önceki yılın hesap bakiyeleri ile açılış yapılır, konunun uzmanı olan arkadaşlar daha iyi bilir bunun detaylarını. Benim burada anlatmak istediğim yeni bir takvim yılına girmiş olmak önceki yıldan gelen hesapları yok etmez onlarda bütün aktif ve pasif varlıklar olarak devir olup gelir. Hani Cuma namazı çıkışları yardım talebinde bulunanlar “Ne verdin elinle, o gelir seninle” derler ya, işte bu durum da aynıdır bir önceki dönem ne verirsen o gelir yeni dönemde de. Kim ne verdi hesabını yapsın.
Küslerle yapacağınız ittifak ya da onlara uzatacağınız zeytin dalı, barışık olduğunuz kişiler ile aranızın açılacağı anlamını taşır ve bir daha ihtiyacınız olursa eğer mevcudunuza, yanınızda bulamayabilirsiniz bunu da unutmayın. Gerçi siz her şeyin en iyisini bilirsiniz.
Geçenlerde bir yazı gördüm Japonlardan tutun Avrupa ya varana kadar yemek kültürlerinden bahsediliyordu. Özellikle Japonların balık tüketimi dikkatimi çekti, yıllık kişi başı 75 kilo balık tüketimleri var, balık tüketiminin çocukların beyin gelişimi üzerine olumlu etkilerini anlatmaya gerek yok, diyebilirsiniz ada halindeki ülke dört yanı okyanus onlar tüketmesin de biz mi tüketelim. Tamam, onların dört yanı okyanus bizim de üç tarafımız denizle kaplı üçte birini tüketelim de kişi başı 50 kilo olsun bu rakam bizde olmaz mı?
İç Anadolu da yaşayıp hayatında alabalık ve hamsiden başka balık bilmeyen insanlar var, bu ayıp mı? Ayıp ise kimin ayıbı?
Size doyum olmaz, yeni yılda hastalıkların, işsizliğin ve hayatınızda bitmesini istediğiniz her şeyin bittiği, olmasını istediğiniz her şeyin de olduğu güzel bir yıl olsun bütün insanlık adına…