DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

Zaman Nedir?

Sesli Dinle

Zaman en büyük öğreti okumasını bilene. Geçen gün öğrendiğim kısa bir bilgiyi daha paylaşıp bitiriyorum bu seferlik. Hep denir ya Kuran’ın ilk ayeti “OKU” ayetidir ama kimse okumuyor diye.

Zaman Nedir?
09.06.2021
2.896
A+
A-

Zaman nedir? Desem ne dersiniz ya da doğru zaman nedir? TDK ’ya göre zaman kelimesi şu anlamlara gelmektedir: Bir işin, bir oluşun içinde geçtiği, geçeceği veya geçmekte olduğu süre, bu sürenin belirli bir parçası, çağ, mevsim gibi anlamlara gelmektedir.

Bakıldığında ne kadar basit ve kolay bir tanım esasında değil mi? Ama insan zamanlara öyle anlamlar yüklerdi bazen neyi nasıl anlatacağını bilemezsin. Ben ilk, vakit ile zamanın bile farklı şeyler olduğunu öğrendiğimde nasıl şaşırmıştım. Fakat tanımlarına bakınca çok mantıklı geldi aslında. Belli olmuş zaman dilimine vakit, o vakitlerin toplamı olan sürelere de zaman diyoruz. Bu an, zaman konusu zihnimden geçince nedense Yeni Türkü’nün,

Ya dışındasındır çemberin
Ya da içinde yer alacaksın
Kendin içindeyken kafan dışındaysa
Çaresi yok kardeşim
Her akşam böyle içip, kederlenip
Mutsuz olacaksın.

Parçası aklıma geliyor. Devamında da; “O zaman, an’da kalmak ne kadar önemli işte.” Düşüncesi ile sarmalanıyorum.

Peki, doğru zaman nedir? Kime göre doğru zaman ya da? Hayatta bir şeyler yaşıyoruz, bazı döngülerden geçiyoruz, bazı sınavlar veriyoruz. Tabi ki yaşanılan şeylerden memnun değilsek hep bir şikâyet, serzeniş hali, asla memnun olamıyoruz. Çünkü her şeyi kendi istediğimiz zamanda olsun istiyoruz. Ne kadar, hayırlısı böyleymiş, desek de bu sadece dilimizde kalıyor ve asla içselleştiremiyoruz. Hayallerimizin yerini birbirinden kötü senaryolar alıyor.

Dindeki ya da doğu öğretilerindeki kabul edip olana teslim olma kısmını atlıyoruz her zaman. Hayatın bize sunduklarının bizim yaşamamız ve görmemiz gerekenler olduğunu atlıyoruz. O gün oraya gitmemeliyiz, sevgilimizden ayrılmalıyız, ailemizle ters düşmeliyiz gibi örnekleri çoğaltmak mümkün. O gün oraya gitmek için tuttursak belki yolda kaza geçireceğiz, sevgilimizle ayrılmayıp ısrarcı olsak ilişkiyi devam ettirmede daha çirkin şeyler yaşanacak ve zaten bitecek, ailemizle ters düşüp uzaklaşınca onların kıymetini hiçbir anlatmayla anlayamayacağımız şekilde içimizdeki kocaman boşlukla anlayacağız. Kimi “kader” der bunlara kimi evrenin mesajı, kim ne derse desin ama hepsi aynı şekilde yaşanılması gereken şeyler ve onlar için doğru zamanlar yaşandıkları vakitlerdir. Öyle durumda o çemberin içinde kalıp almamız gereken derslerle beraber yola devam etmeliyiz. Mutsuz olmayalım, anlamaya çalışalım, yargılamayalım, dinleyip empati yapmaya çalışalım.

Zaman en büyük öğreti okumasını bilene. Geçen gün öğrendiğim kısa bir bilgiyi daha paylaşıp bitiriyorum bu seferlik. Hep denir ya Kuran’ın ilk ayeti “OKU” ayetidir ama kimse okumuyor diye. Okuduğum kaynakta diyor ki peygamberimiz okuma yazma bilmeyen biriydi bu oku emrini nasıl yerine getirdi. İşte o noktada diyor ki okumak sadece okuma yazma ile olmaz. Çevremizi okumak, gördüklerimizi yaşadıklarımızı okumak, duyduklarımızı okumak yani dünyanın bize verdiği ve yaşattığı tüm şeyleri okuyabilmek. Bu şekilde düşününce ne kadar derin bir anlam diye düşündürdü bana ve şimdiye kadar gerçekten de hiç bu şekilde düşünmemiştim. Esasında seslerde, harflerde, rakamlarda hepsi birer anlam ifade ediyor insanoğlu için ama tabi okumasını bilene… deyip, Ahmet Hamdi Tanpınar’ın Ne İçindeyim Zamanın şiiriyle bitirelim:

Ne içindeyim zamanın,
Ne de büsbütün dışında;
Yekpare, geniş bir anın
Parçalanmaz akışında.

Bir garip rüya rengiyle
Uyuşmuş gibi her şekil,
Rüzgâr da uçan tüy bile
Benim kadar hafif değil.

Başım sükutu öğüten
Uçsuz bucaksız değirmen;
İçim muradına ermiş
Abasız, postsuz bir derviş.

Kökü bende bir sarmaşık
Olmuş dünya sezmekteyim,
Mavi, masmavi bir ışık
Ortasında yüzmekteyim.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.