DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

Özlem’ce; Hastalıklar

Auramızın yüksekliği her durumda, her yerde, herkes tarafından zaten görünür. Unutmayın önce kendi değerinizi kendiniz bilmelisiniz ki başkaları da aynı değeri verebilsin.

Özlem’ce; Hastalıklar
16.07.2021
3.421
A+
A-

“Bakış açınız realitemizi oluşturur.” Cümlesi ile her zaman anlatmak istediğim, sizin hayatınızın kontrolünü elinize almanız ve artık o dümene sadece sizin oturmanız gerektiği oldu. Bu süreç devam ederken siz önce kendinizi ve çevrenizdeki insanları, olayları yargılamayı bıraktınız. Her şeyin her zaman mümkün olduğunu anladınız ve kabul etmeye geçtiniz. Bu benim-yazılarımı okuyan insanların uygulamaya geçtikleri-varsayımım.

Eğer bizler birer enerjisel varlıklar isek, evrendeki her şey de bir enerji ise, o zaman bizim bu dünya realitesinde var olabilmemiz için birer yapıya gereksinimimiz var. Bu yapı bedenlerimizdir. Her birimiz bedenlerimiz içindeki ruhlarımız ile var oluruz. Mesela hep sorduğum sorularımdan bir tanesi şöyledir; “ben ve bedenim, toplam kolaylıkla para realitemizi mucize ötesi yapmamız için hangi enerji, alan, bilinç, seçim, sihir ve olasılık olabiliriz?” cevabının yaradan tarafından geleceğini bildiğim soru tarzıdır bu. Size bahsetmiştim.

İşte burada görüldüğü gibi, ben ve bedenim hep birlikteyiz. Bu realitede bana eşlik eden bedenime her zaman sonsuz şükranlarımı sunuyorum. Neden? Çünkü bedenimizin de bir hafızası vardır. Siz ona nasıl davranırsanız aynı enerji seviyesinde cevaplar alırsınız. Eğer bedeninizi sürekli yargılıyorsanız, beğenmiyorsanız o da size hep olumsuz durumlarla cevap verecektir. Örneğin erken yaşta kırışıklıklardan bahsediyorsanız bir düşünün bakalım neler yaşadınız bugüne kadar? Aynanın karşısına geçip, “göbeğim çok mu büyümüş?” veya “of ya boyum da birazcık uzun olsaydı ne olurdu?” veya “şu burnum da çok büyük, estetik mi olsam?” veya “giydiğim hiçbir şey de yakışmıyor.” Gibi bir sürü yargıya maruz bırakmışsak bedenimizi, o ne yapsın ki? Sizin onu beğenmemeniz ve sürekli eleştirmeniz sonucu o da kendini öldürmeye başlar. İlk olarak rengini soldurur. Çeşitli kırışıklıklar oluşturur. Devamında ne olur dersiniz? Hastalıklar bir bir karşınıza çıkmaya başlar. Yani anlayacağınız pek çok hastalığın sebebi psikolojik olarak bedenin kendini öldürmeye karar vermesidir. Eğer siz bedeninize, onun sizinle bir ve bütün olduğunu hissettirip, onu sevip, ona teşekkür ederseniz de ne olur sevgili okurlar? Bedeniniz müteşekkir enerjisi ile daha da parlaklaşır. Daha da sağlıklı hale gelmek için çaba sarf eder. Daha genç görünmek için uğraşır. Bazı insanların oldukları yaştan çok daha genç, dinamik, sağlıklı olmalarının sırrı kendileri ile barışık olmaları, kendilerini ve bedenlerini sevmeleri, yargılamamalarıdır. Her gün uyandığınızda aynanın karşısına geçip, canım bedenim sana çok teşekkür ederim, seni çok seviyorum iyi ki benim bedenimsin deyip bir de sımsıkı kendinize sarıldığınızda inanın bedeniniz de size cevap verecektir. Bu cevapları çok kısa sürede fark edeceksiniz. Bu zamana kadar onu eleştirdiğiniz, yargıladığınız, beğenmediğiniz için de ondan özür dilemeyi unutmayın lütfen.

Bazen de hastalıkların nedeni ilgi eksikliğidir. İnsanlar birileri benimle ilgilensin diye hastalık yaratırlar. Çünkü bu zamana kadar hep böyle olmuştur hayatlarında. Hasta olduklarında çevrelerindeki insanlara naz yapabilirler, ne isterlerse yaptırırlar. Eşler tüm şımarıklıklarını hastalıklarında birbirlerine yaparlar. İşte kendi ile barışık olmayan, kendi değerinin farkında olmayan insanlar, değer görmek, ilgi görmek, fark edilmek için bedenlerine farkında olmadan, “hastalık yarat.” komutunu verirler. Oysa ki görünür olmanın, fark edilir olmanın, ilgi görmenin, değer görmenin yolu bu değildir sevgili Can’lar. olduğumuz gücün ve mucizeliğimizin farkına varırsak, kimseden bir şey beklemeye de gerek kalmaz. Zaten insanlar bizi fark ederler. Işığımız çok parlak olur. Auramızın yüksekliği her durumda, her yerde, herkes tarafından zaten görünür. Unutmayın önce kendi değerinizi kendiniz bilmelisiniz ki başkaları da aynı değeri verebilsin. Siz kendinize değer, önem, ilgi, sevgi, şefkat göstermezseniz neden bir başkası göstersin ki? Haydi şimdi başlayın. Şimdi zamanı.

Bir gün bir yerde yüz yüze de buluşmak ümidiyle. Takipte kalın, hoşça kalın.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.