DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

Bir Rüyada Gezinmek: Eski Foça

Sesli Dinle

Foça’da görülebilecek yerler arasında; Siren Kayalıkları (Homeros’un Odysseia destanında karşımıza çıkan Sirenler; geniş kanatlarıyla kuş vücutlu ve çok güzel, kadın başlı yaratıklardır.

Bir Rüyada Gezinmek: Eski Foça
10.12.2020
8.520
A+
A-

Yıllar içerisinde Türkiye’nin birçok yerine gittim, hatta bazı yerlere birden fazla kez gittim ama, İzmir’e 70 km. mesafede bulunan Eski Foça en fazla gittiğim yer oldu. Bende ayrı bir yeri var Eski Foça’nın. Genelde sabah erken saatlerde gidip, gece geç saatlerde ayrılırım buradan. Zamanı mümkün olduğunca yavaşlatır, burada bulunduğum her saniyenin tadını çıkarmaya çalışırım. Anlatacağım çok şey var ama, önce kısaca Foça tarihinden bahsetmek istiyorum.

Adını kenti çevreleyen adalarda yaşayan foklardan almış olan ‘Phokaia’, Aioller tarafından MÖ 11. yüzyılda kurulmuş. İyon yerleşimi ise MÖ 9. yüzyıl da başlamış. Tarihte usta denizci olarak bilinen Phokaialılar Ege, Akdeniz ve Karadeniz’de birçok sayıda koloni kurmuşlar.

1300’lü yıllarda Anadolu Türklerin eline geçtiğinde, Foça da diğer kentler gibi önem kazanmış; Osmanlı hâkimiyetine girmiş. 17.yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu’nun doğu-batı bağlantısını sağlayan liman kentlerinden biriymiş Foça. 19.yüzyılın ikinci yarısında Ege Adaları’ndan, Batı Anadolu’daki yerleşim yerlerine yoğun bir iç göç yaşanmış; göç edenlerin çoğunluğunu Türkler oluşturuyormuş.

Tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış Foça, bu medeniyetlerden izler taşıyor elbette. Foça’da görülebilecek yerler arasında; Siren Kayalıkları (Homeros’un Odysseia destanında karşımıza çıkan Sirenler; geniş kanatlarıyla kuş vücutlu ve çok güzel, kadın başlı yaratıklardır. Esrarengiz sesleri, en güzel müzik mırıltıları ve şehvetli inlemeleriyle erkeklerin akıllarını başlarından alırlar), Athena Tapınağı, Kybele Açıkhava Tapınağı, Arkaik Duvar ve Heredot Duvarı, Dış Kale (Ceneviz Kalesi), Şeytan Hamamı ve tabii ki Yel Değirmenleri bulunuyor.

Bu kadar ansiklopedik bilgiden sonra tekrar gelelim Eski Foça’ya. Yazımın başında da belirttiğim gibi en çok gittiğim yer Eski Foça. Eğer İzmir tarafından geliyorsanız sizi, 18. yüzyıldan kalma yel değirmenleri karşılayacak.

Arabayı hemen yakındaki ücretsiz otoparka bırakıp yel değirmenlerine çıkabilirsiniz. Burada bol bol fotoğraf çektikten ve manzaranın tadına vardıktan sonra, Eski Foça merkezine doğru devam edebilirsiniz. Daha önce gidenler benimle aynı fikirde olacaktır diye düşünüyorum; Eski Foça merkezindeki küçük marinaya ulaştığınız anda sizi karşılayan, yan yana dizilmiş rengarenk balıkçı teknelerinin manzarası, tam anlamıyla hipnotize edici cinsten.

Bir süre burada durup manzaranın tadını çıkarın, fotoğraf da çekin elbette. Sonra yapılması gereken ilk şey Nazmi Usta’ya gidip meşhur sakızlı dondurmasını denemek. Sezonda, dükkanın önünde uzun kuyruklar olabiliyor bu sizi sakın şaşırtmasın. O lezzetli dondurmanın tadına baktığınız anda, neden insanların bu kadar uzun süre kuyrukta beklemeyi göze aldığını anlayacaksınız. Dondurmayı aldıktan sonra, ağır ağır kordon boyunca yürüyüp hem o insana huzur veren deniz manzarasının, hem de şahane dondurmanın tadını çıkarın. Kordon boyunca ilerlerken buradaki kedilerin sayısının fazlalığı dikkatinizi çekebilir, buna da şaşırmayın. Kediler ile Foça halkı güzel bir ortak yaşam kurmuşlar mutlu, mesut yaşıyorlar.

Deniz manzarası bir yana, hemen sağınızda kordun boyunca dizilmiş taş evlerin ve onları sarmalayan rengarenk çiçeklerin masalsı görüntüsü ayrı güzel. Eğer bahar aylarında giderseniz, Alaçatı’dan alışkın olduğumuz bu manzaraları Eski Foça’da da görmeniz mümkün.

Kordonun sonuna ulaştığınızda hemen deniz kenarında Kavala Cafe’yi göreceksiniz. Ben burayı, sevdiğim bir arkadaşım sayesinde tanıdım. Çok güzel şarapları var, deniz kenarında otururken tadına bakmalısınız bu şarapların mutlaka.

Burada bir süre oturduktan sonra geldiğiniz gibi kordon boyunca geri dönüp, Eski Foça’nın dar sokaklarını gezebilirsiniz. Dar sokaklara rastgele girip çıkın, daha sonra bu dar sokaklardaki cafelerden birinde oturup, benim yaptığım gibi çay veya kahve içebilirsiniz.

Zamanınız varsa marinadaki tur tekneleri ile Foça merkezi çevresindeki koy ve adaları gezebileceğiniz bir tura katılabilirsiniz. Eski Foça’da saatlik tekne turuna katılabileceğiniz gibi günlük tekne turlarına da katılma imkanına sahipsiniz.

Tur sonrası kendinize yine kordonda güzel bir bank bulun ve oturun, çünkü şahane günbatımı manzarasına tanık olacaksınız. Gördüğüm en güzel günbatımı manzaralarından birine sahip burası. O yüzden güneş batmadan buradan ayrılmamanızı tavsiye ederim.

Güneş battıktan sonra, marina etrafına dizilmiş balık restoranlarından birinde oturup karınınızı doyurabilirsiniz.

Bu arada eğer bir günden fazla zamanınız varsa çevredeki koylarda ve hatta Eski Foça merkezinde bile denize girebilirsiniz. Bu tamamen sizin ne kadar süre kalacağınıza bağlı.

Buradan ayrılmak size zor gelecek ve eminim en kısa zamanda tekrar gelmek isteyeceksiniz. Her ne kadar anlatacak daha çok şey olsa da, sanırım yazıyı burada bitirsem iyi olacak.

Bir sonraki durakta görüşmek üzere…

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.