DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

Özlem’ce; Çeldiriciler

Sesli Dinle

Gerçek siz misiniz? Konuştuklarınız, yaptığınız hareketler, olaylara verdiğiniz tepkiler gerçekten size mi ait? Yoksa olmanız gereken insan tipine mi bürünüyorsunuz? Örneğin aşkı ele alalım. Birine aşık olduğunuzda biyolojik olarak yaşanan değişimlerin yanı sıra ruhsal olarak da inanılmaz değişik bir ruh haline bürünürsünüz değil mi?

Özlem’ce; Çeldiriciler
23.07.2021
5.240
A+
A-

Hepinize merhaba sevgili okurlar. Bu hafta ne hakkında yazsam diye düşünürken, genellikle o aralar yaşadığım olaylar, hissettiğim enerjiler bana yol gösteriyor. Enerjiyi takip ettiğimde ise yazdığım yazıların gerçekten sizin de hissettikleriniz olduğunu, sizlerden, çevremden gelen geri dönüşlerden anlıyorum. Bir kişiye bile katkı oluyorsam ne mutlu bana diyerek yazılarıma devam ediyorum. Eğer özellikle yazmamı istediğiniz konular olursa lütfen bana ulaşın.

Bu hafta sizlerle paylaşmayı seçtiğim konu çeldirici implantlar. Nedir bunlar? Aşk, kıskançlık, korku, yetersizlik duygusu, şüphe, hırs. İşte bunlardan bazıları. Nedenine gelecek olursak, bunların hepsi sizin gerçekte olduğunuz ya da olmak istediğiniz kişi olmanızı engelleyen duygu durumlarıdır. Bu duygulardan herhangi birini yaşıyor olduğunuzda kendinizi bir düşünün. Gerçek siz misiniz? Konuştuklarınız, yaptığınız hareketler, olaylara verdiğiniz tepkiler gerçekten size mi ait? Yoksa olmanız gereken insan tipine mi bürünüyorsunuz? Örneğin aşkı ele alalım. Birine aşık olduğunuzda biyolojik olarak yaşanan değişimlerin yanı sıra ruhsal olarak da inanılmaz değişik bir ruh haline bürünürsünüz değil mi? Normalde yapmayacağınız şeyleri yaparsınız. Normalde giymeyeceğiniz kıyafetleri giyersiniz. Normalde gitmeyeceğiniz yerlere gidersiniz. Gerçek sizin yapmaktan hoşlanmayacağı şeyleri bile yaparken keyif alır hale gelirsiniz. Neden? “Aşkın gözü kördür” derler. Normalden fazla ve farklı olarak cesaretiniz artar. Çok da bir şey umurunuzda olmaz. Kimin ne dediği veya diyeceğini düşünmezsiniz. Çünkü düşünmezsiniz. Öyle yoğun bir çeldirici vardır ki karşınızda çok kısa süre sonra değişeceğini bilseniz de o an hissettiklerinizi yaşamak istersiniz. Aşık olup evlenen bir çok insan aynı şeyleri söyler; “Sen çok değiştin son zamanlarda.” Aslında kişi değişmemiştir. Siz gerçek kişiyi görmeye başlamışsınızdır. Görmeyi reddettiğiniz tüm huylar karşınıza serili verir. İşte eğer bu biyolojik körlüğü atlattıktan sonra karşılaştığınız kişi size hitap ediyorsa devam eder ilişkiniz ve mükemmelleştirmek için yeni seçimler yaparsınız hayatınızda. Değilse, yol ayrımları burada başlar.

Bir diğer çeldirici ise korku, endişe gibi duygulardır. Sizi sıkıştıran, adım atmanızı engelleyen bu gibi hislerin aslında birer çeldirici olduğunu bilirseniz olaylara karşı yaklaşımınız da değişecektir. Korkuya neden olan olay her ne ise belki daha önce yaşanan bir tecrübenin sonucudur. Belki sizin başınıza gelmemiş bir olayın olası sonuçlarına şahit olmuşsunuzdur ve size implantlanan bu bakış açısı sizde korku olarak baş göstermiştir. Burada farkında olmanız gereken şey her olayın kendi sonucu olduğudur. Herkesin yaşadığı olay kendi perspektifinden değerlendirilir. Siz kendi seçimlerinizden sorumlusunuz. Ve sonuç sizin istemediğiniz gibi olsa bile onu yapmaktan korkarsanız sonrasında keşke yapsaydım pişmanlığını yaşama olasılığınız var. Cesur olmalısınız çünkü yapmayı seçerseniz belki de sizin için başka müthiş kapılar açılacaktır. İçinize hafif geliyorsa yapın. Vazgeçmeyin. Endişelerin sizi durdurmasına izin vermeyin. Sonuç her ne olursa olsun seçiminizi yargılamayın. Kendini ise hiç yargılamayın. Unutmayın 10 saniyede yeni bir seçim yapma hakkınız var.

Olayın özü her zaman kendiniz olmanız, kimseyle kendinizi kıyaslamamanızdır. Siz birsiniz, teksiniz. Aynı DNA sarmalına sahip bir başka kişi yok. Kendiniz olmanıza engel olan tüm olaylar, duygular, kişiler birer çeldiricidir. Tüm bunları enerjisel olarak ortadan kaldırdığınızda gerçek siz olabilirsiniz. Hepinizin içinizdeki gerçek kişiyi bulabilme iradesini ortaya koymasını diliyorum. Sonrasında hayat gerçekten çok kolay ve eğlenceli hale gelecektir. Denemesi bedava. Buyursunlar.

Bir gün bir yerde yüz yüze de görüşebilmek ümidiyle. Takipte kalın, hoşça kalın.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.