DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

Eği (time/temi) yorum

Sesli Dinle

Sevgi şiddetimi bu denli yüksek olduğunda bizler için çok önemli olan bu canların doğasını unutuveriyoruz bir anda.

Eği (time/temi) yorum
25.03.2021
6.134
A+
A-

Duygularımızı üst düzeyde yaşamayı seven bir toplumuz. Sevgimiz de nefretimiz de oldukça hiddetli. Bağlılığımız bu denli yüksek olunca evlerimize aldığımız patili dostlarımız da aile fertlerimize dönüşüveriyor. Yataklarımızda bizimle uyuyan köpeklerimiz, dışarıyı görmeyen kedilerimiz hep yüksek sevgilerimizin sonuçları. Onları çocuklarımızın yerine koyuyor, bu şekilde daha mutlu olduklarını düşünüyoruz. Onlar yemediğinde mutsuz oluyor, dışarıya çıkan tüm köpeklerimizin üşüdüğünü düşünüyoruz.

Sevgi şiddetimi bu denli yüksek olduğunda bizler için çok önemli olan bu canların doğasını unutuveriyoruz bir anda. Köpekler sürü canlılarıdır örneğin. Onları sürü koşulları ile yönetmemiz gerekir. Hiyerarşik düzenleri vardır. Bizler sevgiyle boğdukça, onları sürü lideri psikolojisine sokarız. Sonra da lider ruhları ile hareket eden dostlarımızın davranışlarından şikâyet eder, düzeltmek için eğitim arayışına gireriz. Kedilerde ise durum daha da vahim. Asla sürü olarak yaşamazlar. Sadece eşleşme zamanlarında bir araya gelirler. Her biri ayrı liderdir. Evlerimize kapattığımız kedilerimizin doğasına son derece ters yani. Bu sebeple eğitilmesi de birkaç cinsi dışında pek mümkün değildir.

Bir canlıyı eğitmek istediğinizde öncelikle onun doğasını öğrenmeliyiz. Özünde sergiledikleri yaşam tarzları bizlere bu konuda birçok tüyo verecektir. Ben de ilk etapta köpeklerin eğitimde bizlere yol gösterecek yapılarını aktarmak istiyorum;

  • Köpek sürülerini Alfa erkek ve Alfa dişi yönetir.
  • Alfa erkek Alfa dişiye oranla daha baskındır ve tüm dişiler ile eşleşme hakkı ona aittir.
  • En güvenli yerde sürü lideri uyur, diğer fertler yaklaşamaz.
  • Sürüde yer alan her köpeğin mutlaka bir görevi vardır.
  • Sürüye yeni katılan her yeni fert mutlaka sürü liderlerinin onayından geçer.
  • Tüm yavrular Alfa erkek ve dişiye aittir.
  • Büyüme evrelerinde her şeyi liderleri izleyerek öğrenirler
  • Tüm sürü fertleri sürüsünün alanını korur ancak ilk tepkiyi mutlaka Alfa erkek verir.
  • Her yabancı bir tehdittir.
  • Sürüde ilk beslenme hakkı Liderlere aittir. Devamı sürüdeki hiyerarşik düzene göre devam eder.
  • Sürünün en düşük mertebesinde yer alan fertleri en son, kalan artıklar ile beslenirler.
  • Sürüde yer alan tüm fertler üst mertebelere çıkmak için sürekli çaba gösterir, mümkünse lider olmak isterler.

Bu durumda evimize aldığımız yavru köpeklerimiz için işimize yarayacak ilk bilgi şudur; bizler sürü lideriyiz ve her şeyi bizi izleyerek öğrenecekler. Yavru köpeğimize uygulayacağımız her ödül ve ceza ilerleyen yaşlarında onun yöntemleri olacaktır. Örneğin; köpeğimize canı yanmayacak olsa bile asla fiziksel ceza vermemeliyiz. Bu konuda hurafemiz de oldukça fazla. Sert ve kötü olanlardan bahsetmiyorum bile. “Burnuna vur” “gazete kâğıdı ile poposuna vur” gibi daha basit olanları ele alalım. Köpeğimiz küçükken canı yanmayacak olsa bile gazete kâğıdı ile vurduğunuzda ona cezaların fiziksel olacağını da öğretmiş oluruz. İleride küçük bir çocuk fark etmeden kuyruğuna bastığında köpeğimiz de, onu sevgi dolu yetiştirmiş olsak bile bu çocuğa cezayı fiziksel olarak verecektir. Bu durumda gazete kâğıdı, istemediğimiz bir şiddet olayını meydana getirecektir. Ayrıca daha küçük ve zararsız bir yavru iken ona yaklaşan kedi ya da köpekleri kovalama çabamız da aynı şekilde köpeğimize bu canlıların kovalanması gerektiğinin öğretisi olacaktır.

Köpeklerimizin evimizde sürü lideri olmaları; eve gelen misafirlerimize, kapı ziline, oturduğunuz koltuktan eşiniz ile yakınlaşmanıza kadar tepki göstermelerine neden olacaktır. Ayrıca dışarıya çıktığı anlarda nereye gidileceğine o karar vermek isteyecek. Dışarıda tehdit olduğunu düşündüğü kişilere tepki gösterecek, kısacası gereksiz bir koruma davranışı içerisine girecektir. Aynı durum lidere yanın diğer pozisyonlar için de geçerlidir.

Peki bu durumda ne yapmalıyız? Köpeğimizi yavru anından itibaren sürünün alt ferdi olarak yetiştirmeye gayret göstermeliyiz. Korkmayın bu sevgisizlik anlamına gelmiyor. Basit değişikler ile yavrumuzu alt pozisyonda bir sürü ferdi haline dönüştürebiliriz. Üstelik bu durumda daha huzurlu ve mutlu bir köpeğimiz olacaktır. Sürüde lider olmak çok fazla sorumluluk ve gerginlik demektir unutmayın. İlk olarak beslenme ile başlayalım. Eve geldiğinizde acıkmış olduğunu düşünerek önce ona mama vermeniz, sizin de sonra yemeğe oturmanız köpeğinizi sürü lideri yapar. Mümkünse siz yemek yedikten sonra mama vermeniz ise onu sürünün sonlarına itecektir. Ayrıca siz masayı toplarken ona da vereceğiniz küçük bir parça yemek de aynı görevi görecektir.

Sürü liderliği için ikinci yaklaşımımız uyuma alanı ile ilgili. Yavrumuzu ilk günden itibaren sizden ayrı bir yerde uyumaya alıştırmanız gerekir. Ayrıca yatak odanıza girmesi yasak alanlardan biri olmalı. Biliyorum onunla sarılıp uyumak çok keyifli ama doğuracağı sonuçları düşündüğümüzde, kısa süreli olacak şekilde birlikte uyumak için gündüz saatlerinde salon ya da farklı bir odayı kullanmanız da yeterli olacaktır.

Bu konudaki son tavsiyem ise gezinti saatlerinde kapıdan çıkıştan itibaren ilk önce sizin çıkış yapmanız. Durulacak yerleri ve gidilecek rotayı onu dinlemeden sizin belirlemeniz olacaktır. Arada durup koklamaları veya dışarıya verdiği tepkileri de dikkate almadan devam ederseniz kısa sürede tepki vermemeye de alışacaktır.

Birçok eğitmen ya da uzman köpeklerin mama yemelerinde de bekletilmeleri gerektiğini düşünse de ben bu konuda köpeklerimizin özgürce yemeklerini yemeleri gerektiğini düşünüyorum. Diğer önerileri uygular ve liderliği ilk günden itibaren ele alırsanız zaten her istediğinizde köpeğinizin mamasını önünden alabilir olacaksınız. Ayrıca bir eğitim ya da mama uygulamasına gerek de olmayacaktır.

Haftaya kaldığımız yerden devam etmek dileği ile,

Gölgeleriniz hiç kaybolmasın.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.