DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

Sen Dünyanın En Güzel Sanat Eserisin…

Hayat seni öz’ünü gören insanlarla karşılaştırsın…

Sen Dünyanın En Güzel Sanat Eserisin…
09.09.2020
5.820
A+
A-

Bu hafta ki yazıma başlamadan önce; geçen hafta ki “Hele bi emekli olayım..” yazımı okuduktan sonra,bugüne kadar kendinin ve ruhunun ihtiyaçlarını düşünmek için vakit ayırdığınızı ve kendi çerçevenizi incelediğinize inanıyorum.

Her insan yeryüzüne, bir anne babanın, sanat eseri olarak dünyaya gelir. Doğuştan ölümüne kadar da aileden, topluma, iş hayatından, sosyal hayata bu sanata iliştirilmiş çerçeveler ile bir benlik yolculuğuna çıkar. Yaşam döngüsünün her bölümünde de çerçevesi şekillenmeye devam eder.

Dünya’ya gözlerini açarsın; bir ailenin ferdi olursun. İlk karşılaştığın ham çerçeven, ailen. Ailenin, yaşam şekillerine, gelir seviyelerine, örf ve adetlerine göre şekillenmeye başlarsın. Bizim nasıl yaşamamız gerektiği, nasıl düşünmemiz gerektiği daha ilk yıllarda ailemizin bize iliştirdiği çerçeveyle sabitlenir.

Zaman geçer ve farklı sosyal çevreden insanlarla hayatın kesişmeye başlar. Hepsi birbirinden farklı çerçevelere sahip,  farklı sanat eserlerini gördüğünde başlarda bir bocalarsın. İlkokul sıralarından üniversite amfilerine kadar çerçeven de küçük rötuşlar yapılmaya devam eder.

O çerçevenin içinde ki sanat eseri senin özün olsa da, ailenin, toplumun, sosyal çevrenin senin için şekillendirdiği çerçeve içerisinde bir bütün olursun. Kimi insanın özü çerçevesiyle bir bütün olurken, kimi insan için de çerçeveye meydan okumak veya çerçevenin dışında ki dünyayı keşfetmek isteyen bir kaşif barındırır.

Bu kaşifler yetinmeyi bilmeyenlerdir, gelişme ve sorgulama arzusuyla hayatı kurcalamayı çok severler. Çünkü ailesinin, toplumun ve sosyal çevresinin koyduğu sınırlara meydan okumayı çok severler. Ama asıl amaç; kendi özünü, kendi dünyasını çerçevelere sınırlamak istemez. Dünyaya kendini sunmak isterler.

“Ee ne olmuş, sonuç?” dediğinizi işitir gibi oluyorum.

Çerçevesini kabul etmeyip, kendi özü ve kendi çerçevesini oluşturmayı isteyen bir kaç isimden bahsedelim,

Walt Disney:  Gazete editörü tarafından ‘hayal gücünden yoksun olduğu ve fikir üretemediği’ gerekçesiyle kovulduğunu biliyor muydunuz?

Albert Einstein:  Einstein konuşmaya dört ve yazmaya yedi yaşında başladı; bu da öğretmenleri ve ailesine onun zihinsel engelli, ağır ve asosyal olduğunu düşündürüyordu. En sonunda okuldan atıldı ve yazılmak istediği Zürih Politeknik Okulu tarafından reddedildi.

Charles Darwin: Sıklıkla babası tarafından çok tembel ve hayalperest olmakla eleştirildiğini biliyor muydunuz? Hatta  Darwin, “Bütün hocalarım ve babam tarafından çok sıradan bir çocuk olduğum, ve zekamın ortalama altında olduğu düşünülüyordu.” Dediğini biliyor muydunuz?

Thomas Edison: Öğretmenlerinin ‘bir şey öğrenemeyecek kadar aptal’ olduğunu söylediğini biliyor muydunuz?.Hatta iş hayatı da “yeterince üretken” olmadığı için ilk iki işinden kovulduğunu duymuş muydunuz?

Oprah Winfrey: Muhabir olduğu dönemde ‘televizyona uygun olmadığı’ gerekçesiyle işten çıkarıldığını biliyor musunuz?

Yukarıda bahsettiğim örneklerde ki kişiler; Ailesinin, toplumun, öğretmenlerinin ona belirlediği çerçeveleri kabul etseydi, şu an hiç birimiz bu isimleri duymamış olacaktık.

Sevgili okurum; sen çerçevenle ve sana diretilen sınırlarla sınırlı değilsin. Sen bu dünyada ki en güzel sanat eserlerinden birisin. Başarı,başkalarının tasarladığı çerçeveler içinde hapsolmuş kişiler tarafından değil, kendi özüne, kendi  çerçevesine sahip insanlar tarafından elde edilir. Her zaman seni kalıplar, çerçeveler içerisine sokmak isteyen veya farklılıklarını anlamayacak insanlarla karşılaşacaksın.Yeri gelecek başarısız olacaksın, düşeceksin, yenileceksin. Seni kendi çerçevelerine dahil etmek isteyen insanlar olacak. İşte o zamanlar, Walt Disney, Albert Einstein, Charles Darwin gibi dünyanın en güzel sanat eserlerinden biri olduğunu hatırla..

Hayat seni öz’ünü gören insanlarla karşılaştırsın…

Alıntı: https://girisimle.com/ilk-denemelerinde-basarisiz-olan-50-taninmis-kisi/

YORUMLAR

  1. Seyda dedi ki:

    👏