DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

Ne Şam’ın Şekeri Ne Arap’ın Yüzü

Ortadoğu’da değişen fazla bir şey yok zengin Araplar emperyalistlerin kucağında İslam âleminin dışında lüks hayat sürmeye devam ediyorlar. Bırakın Arap sermayesini ve seviciliğini Türkiye’nin Türkiye’den başka dostu yok anlamadınız mı?

09.12.2021
10.158
A+
A-

Faydası olduğu halde herhangi bir şekilde sevilmeyen, istenmeyenler için kullanılan bir söz “ Ne Şam’ın şekeri ne Arap’ın yüzü”.

İşin esası Osmanlı döneminde kahvehanelerin keyif yeri olmaktan çıkıp dedikodu fitne merkezi haline gelmesiyle Kanuni Sultan Süleyman ve torunu Sultan III. Murad döneminde iki defa kapatılmıştır, fakat kısa sürede yeniden açılmış ulema tayfası yasakları savunmak için ne Şam’ın şekeri ne Arap’ın yüzü sözünü halk lügatine dâhil etmiştir.

Semavi dinlerin, petrol ve doğalgazın merkezi konumundaki Ortadoğu halkları veya aşiretleri sahip olduğu değerleri ticaret ile birleştirmesini her dönem bilmiş varlıklarını sürdürmüşlerdir. Ortadoğu üretmeden doğal zenginlikleriyle monarşi (Krallık ve Emirlik) rejimlerinin merkezi konumunda yaşamını sürdürmeye devam ediyor.

1517 yılında İslam’ın merkezi Mekke yönetiminin Osmanlı İmparatorluğuna geçmesiyle yaklaşık 400 yıl bölgede geçmiş yıllara oranla savaşlar ve iç karışıklıklar yaşanmamıştır. Osmanlı Mekke ve Medine’ye özel önem vermiş her iki şehri İslam’ı usuller çerçevesinde korumuştur. Fakat I. Dünya savaşı yıllarında kutsal toprakların çocukları olarak görülen Araplar aynı inanca sahip Türklerden yana değil emperyalistlerle birlik olup ihanet etmişlerdir. İşte bu zamanda “ Ne Şam’ın şekeri ne Arap’ın yüzü” sözünün anlamı değişmiştir.

Büyüklerimizden hep duymuşuzdur Arap’lar Türkleri sevmezler bizde Arap’ları sevmeyiz, birçok sebebi vardır elbette ama en önemlisi Emeviler döneminde batı Asya’daki Türk şehirlerini yağmalamaları ve I. Dünya savaşında İngilizlerle bir olup ihanet etmeleri tabi yaptıkları katliamlar.

Yakın dönemde Türk-Arap ilişkilerinde siyasi ve ekonomik olarak faydalı hiçbir anlaşma olmamıştır. Arap dünyasının sahip olduğu zenginlik ne Müslüman coğrafyasına ne Türk coğrafyasına yararı vardır. Hatta Lübnanlı Hariri ailesine ait Oger Telekom ise 13 yılın ardından milyarlarca dolar batık kredi bırakarak Türkiye’yi terk etti.

13 Aralık 1983 tarihinde Turgut Özal ANAP hükümetini kurduğunda Arap sermayesi konuşulmaya başlanmıştı, fakat topluma konu “Arap sermayesi efsanesi” olarak aktırılıyordu. Özal ile başlayan ve Recep Tayyip Erdoğan ile devam eden muhafazakârlaşma-İslamlaşma çabalarında beklenen Arap sermayesi efsanesinin sadece bir balondan ibaret olduğu anlaşıldı.

Siyasi olarak Mısır ve Filistin konularında Türkiye ben buradayım derken onlar biz burada değiliz dediler ve Mısır’da ABD ile İngilizlerin Filistin’de ise İsrail’in yanında olduklarını söylediler.

Son dönemde Arap hayranlığını elinden bırakmayan iktidar tarihten ders almak istemediğinden yine Arap sermayesi efsanesini gündeme getiriyor, dün 15 Temmuz hain FETÖ darbe teşebbüsü ile suçladığı Birleşik Arap Emirlikleriyle yeniden temasa geçti Sedat Peker yüzünden fakat işin özünde iki devlet ilişkileri söylendi sıcak para gelecek dendi. Bu zamana kadar gelen sıcak paralar sadece mülk satışlarında harcandı, üretim alanında yatırım var mı?

Hayır yok.

Bizim ülkemize gelecek para üretime dâhil edilmezse işsizlikte, pahallılıkta bitmez ve itibar kazanamayız.

Ortadoğu’da değişen fazla bir şey yok zengin Araplar emperyalistlerin kucağında İslam âleminin dışında lüks hayat sürmeye devam ediyorlar. Bırakın Arap sermayesini ve seviciliğini Türkiye’nin Türkiye’den başka dostu yok anlamadınız mı?

O yüzden “Ne Şam’ın şekeri ne Arap’ın yüzü” bizden uzak Allah’a yakın demiş eskiler.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.