DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

HableMİToğlu Kimin Umurunda?

Zihnin görmek istediğini seçme durumudur, zihin odaklanır ve çevresindekileri fark etmez. Asıl olan bakmak değil görmektir.

03.02.2022
10.614
A+
A-

Zihnin görmek istediğini seçme durumudur, zihin odaklanır ve çevresindekileri fark etmez. Asıl olan bakmak değil görmektir. (Newton)

Türkiye’yi suikastlar vadisine çeviren derin sırtlanların kurbanlarından gazeteci akademisyen Necip Hablemitoğlu suikastı Newton’un dediği gibi baktığımız ama göremediğimiz gerçeklerle dolu bir olaydı.

İktidar Hablemitoğlu suikast zanlılarından olduğunu iddia ettiği Nuri Gökhan Bozkır’ı Ukrayna’dan getirerek gözaltına aldı haberini bizzat Cumhurbaşkanının kendisinden duyurdu. Gazeteci yazar Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu 18 Aralık 2002 tarihinde Ankara’da evinin önünde uğradığı silahlı saldırı sonucu öldürülmüştü ve aradan yirmi yıl geçmesine rağmen ne oldu dosyası yeniden açıldı?

Gelin Hablemitoğlu suikastında göremediğimiz gerçekleri görmeye çalışalım.

18 Aralık 2002 sonrasında Hablemitoğlu cinayeti üzerine birçok farklı yorumlar yapıldı ideolojik olarak, Bergama ve Alman Vakıfları üzerine araştırmaları, laiklik konusundaki hassasiyeti ve devletin içine yuvalanmış gruplara yakınlığı bunlardan sadece birkaç tanesi.

Hablemitoğlu 18 Aralık 2002 tarihinde Ankara’da evinin önünde yakın mesafeden gözüne ateş edilerek öldürüldü, otopsi raporunda ölümüne ateşli silah yaralanmasına bağlı beyin travmasının yol açtığı iki kurşunun isabet ettiği ve ikisinin de başında olduğu yazılıydı.

Hablemitoğlu neden gözünden vurularak öldürüldü?

Çünkü göz’ e ateş etmek ölümün ani olarak gerçekleşmesini sağlar ve saldırıya uğrayan kişi reaksiyon veremez, fakat bu atışı yapabilmek kolay değil ciddi eğitim isteyen bir iş kısaca suikastı gerçekleştiren profesyonel eğitimden geçmiş bir tetikçi.

Yukarıdaki ayrıntıyı hatırlattıktan sonra kimler böylesi suikastçı yetiştiriyor veya eğitim veriyor sorusu aklımıza geliyor?

Bu konuda devletlerin istihbarat arşivlerinde çok sayıda isimin olduğunu bilmemek aptallık olur. Toplumları yakından etkileyen bir suikast yoktur ki devletin bilgisi dışında yapılsın tezimi bir kez daha sizlerle paylaşmak isterim.

Bugün Hablemitoğlu suikast zanlısı olarak önümüze getirilen Nuri Gökhan Bozkır kim?

Nuri Gökhan Bozkır babası gibi asker kökenli biri, Yüzbaşı rütbesindeyken askerlikten ihraç edilmiş veya ettirilmiş görüntüsüyle sözde derin devletin derinliklerine terfi ettirilmiş eski özel kuvvetler personeli.

Hablemitoğlu suikastından hemen sonra Ankara Emniyeti işin peşine düştüğünde uzun zamandır izledikleri bazı isimlerle Hablemitoğlu olayının kesiştiğini gördü, kamuoyunda “Sauna çetesi” olarak bilinen Ankara Emniyetinin “Küre operasyonu” adını verdiği operasyonla bu gün Ukrayna’dan getirilen Nuri Gökhan Bozkır Teğmen Gökhan Bozkır ismiyle kayıtlara geçmiştir.

Küre operasyonundan sonra Nuri Gökhan Bozkır TSK’nın içinde bilinmeyenler güçler tarafından korumaya alındı ve sivil mahkeme yerine askeri mahkemeye sevk edildi. Sonrasında “Küre operasyonu” gerekçe gösterilerek TSK’dan ihraç edildi veya ettirildi, fakat tüm bu gelişmeler Ankara’da gözler önünde devletin kayıtlarına geçmesine rağmen hatta Ergenekon davalarında Gökhan Bozkır ismi Hablemitoğlu suikastıyla birlikte ifadelerde yer alırken Hablemitoğlu dosyası bir türlü açılmamıştı.

Ergenekon davası sonrasında Nuri Gökhan Bozkır özgürlüğüne kavuşunca Ankara’da mekan açtı eğlence aleminde adını duyurdu devletin karanlık tiplerini mekanında ağırladı sonrasında Silah Ticaretine başladı.

Ankara’nın ortasında Nuri Gökhan Bozkır IŞİD terör örgütüne 20 ton (TNT) patlayıcı ve 4 FIM-92 Stinger füzesi satıyor birileriyle parayı bölüşmeye geldiğinde çıkan anlaşmazlıkla ihbar sonucunda yakayı ele vermek zorunda kalıyor lakin yine birileri devreye giriyor ve kurtuluyor.  Fakat Nuri Gökhan Bozkır’ın ve arkasındakilerin peşine Ankara ve Afyonkarahisar’da cumhuriyet savcıları düşüyor ve taş ocaklarına verilen patlayıcıların kontrolünde yaklaşık 15 ton patlayıcının kayıp olduğu ve bildirilmediği tespit ediliyor, eksik olan patlayıcılar Şanlıurfa Akçakale ilçesinde soğan kamyonunda çıkıyor.

Nuri Gökhan Bozkır tüm bu işleri sizce devletin içinden destek almadan yapabilir mi?

Gökhan Bozkır’ın kullandığı cep telefonu kayıtları açıklanacak mı veya telefon sinyallerinde devletin hangi görevlilerinin telefonları aynı noktadan sinyal verecek? Mahkemelerde açıklanır mı?

Hiç sanmıyorum. Hablemitoğlu devletin umurunda değil, maksat Hablemitoğlu ismi üzerinden dosyaların ve devletin içinde kirli işleri yapanların aklanması. Zaten bu tür suikastların amaçlarından biriside bu işleri yeri geldiğinde aklamak değil mi?

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.