DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

Cilt Bakımında Detaylar

Sesli Dinle

Her şey hücre düzeyinde başlar. Oluşur, yıpranır, yaşlanır ve ölür. Cilt hücreleri de tabi ki bu döngünün içerisindedir. Yaşlanma sürecinde, cildin ana hücreleri olan Kolejen ve Elastin hücreleri de bu durumu yaşar.

Cilt Bakımında Detaylar
23.02.2021
6.084
A+
A-

Merhaba değerli okurlar, bu haftaki yazımda sizlere “en güzel giysimiz cildimizdir.” Sözünü kendime rehber alarak, cilt bakımından bahsedeceğim

Yirmili yaşların sonuna kadar cilt kendisini yeniler haldedir. Fakat sonrasında ek uygulamalarla cildi besleyerek, düzenli bakım yapmamız gerekecektir. 25 yaşından sonra cilt bakımı yaptırmaya başlamak ileriye dönük kendini yenilemedeki yetersizliğine karsı cildi hazırlar.

Cilt bakımına hangi yaşta başlarsanız, ilerleyen yıllarda cildiniz o yaşı anımsatacaktır.

Sağlıklı görünen bir cilt dış görünümümüzü ve dolayısı ile çevremizle olan ilişkilerimizde özgüvenimizin daha iyi olmasını mümkün kılar.

Güzel sağlıklı görünen bir cilt, güzelliğin en önemli parçasıdır. Fakat bunun için de cilt tipine uygun ürünlerle bakım yapmak son derece önemlidir.

5 tip cilt vardır. Bunları özetle açıklayalım.

Normal ciltler; gözenekler kapalı, parlak ve pürüzsüz halde, genel olarak herhangi bir problemi olmayan cilt tipidir.

Karma cilt; bu ciltte yüzün T bölgesi yağlı, diğer bölgeleri genel olarak kurudur. Yağlı bölgelerde komedonlar, yani siyah ve beyaz noktalar ve açık gözenekler bulunur. Kuru bölgelerde genel olarak gözenekler kapalıdır.

Kuru ciltler; bu cilt tipi ince, mat, pul pul dökülmeye eğilimlidir. Gözenekler küçük ve genel olarak kapalıdır. Cilt yapısı ince ve gergin olduğundan kırışıklıklara karşı daha eğilimlidir.

Yağlı ciltler; Bu tip ciltte yağ gözenekleri açık, komedonların yani siyah ve beyaz noktaların ve genel olarak sivilcelerin olduğu, yağ salgısı fazla olduğu için aşırı parlak bir görüntüsü vardır.

Olgun ciltler; yaşlanmayla birlikte hücre yenilenmesinin yavaşlaması ile oluşan cilt tipidir. Hücrelerin dökülmesi yavaşladığı için cilt normalden daha kalın gözlenir. Ayrıca yağ salgısı da yavaşladığından ciltte kırışıklıklar daha derin hızlı oluşur.

Cildimiz gün içinde kirli havadan da etkilenir.  Gözeneklerin içerisine giren yağ ve kir, bakımsız görünmemize sebep olurken, sivilce oluşumuna da destek olur.

Her şey hücre düzeyinde başlar. Oluşur, yıpranır, yaşlanır ve ölür. Cilt hücreleri de tabi ki bu döngünün içerisindedir. Yaşlanma sürecinde, cildin ana hücreleri olan Kolejen ve Elastin hücreleri de bu durumu yaşar. Bu durumu hızlandıran sebepler bulunmaktadır. Ciltte bulunan ana elementlerin azalması, oksidan maddelerin birikmesi, beslenme de yapılan yanlışlıklar vb. durumlardır.

Cildin elastikiyet kaybını ortadan kaldırmak için birçok yöntem kullanılabilir. Fakat sürekli daha sağlıklı bir cilde sahip olmak ve bulunulan kronolojik yaşa göre daha iyi görünmek isteniyorsa, hücre ölümünü hızlandıran ve yenilenmesini engelleyen faktörlerinde öncelikle ortadan kaldırılması gerektiği unutulmamalıdır.

Beslenme, sağlıklı bir duruma getirilmelidir.

Ciltte biriken oksidan maddeler vücuttan atılmalıdır.

Ciltte zamanla eksilen ana maddelerin telafisi yapılmalıdır.

Daha sonradan aynı durumları yaşamamak için ya da yaşlanma sürecini hem genel sağlığımız, hem de cilt sağlığı ve güzelliği için daha kaliteli geçirmemiz için, sürekli dikkat etmemiz gereken ana maddeler olduğu unutulmamalıdır.

Öncelikle gözenekleri tıkayacak yağlı ürünleri daha az tercih etmeli, mümkünse hiç kullanmamalıyız. Kışın nemlendirici olarak sürülen pek çok yüz ve vücut ürünü, yaz mevsiminde su bazlı ürünlerle değiştirmeliyiz. Parfümlü, metil alkol içeren ürünler güneş lekesine yol açabileceği için, bakım ürünlerinin renksiz ve kokusuz olmasına dikkat edilmelidir.

Yazın tonik, kurutucu sabun ve maske kullanırken, aşırı yağlı olmayan, su bazlı ürünleri tercih etmeliyiz.

Cilt yaşlanmasının ana sebepleri, UVA zararlarından yani Güneş ışınlarından korumamız gerekir.

UVA ışınları, güneşten ulaşan ışınların %90’dır. Bulutlu havalarda dahi bu ışınlar cildimize zarar verebiliyor. Cilt için en tehlikelisi UVA ışınları erken yaşlanmaya yol açar. UVA ve UVB, kısaca UV ışınları, güneşten dünyaya gelen ultraviole ışınlarıdır. Bu ışınlardan cildimizi korumak için yaz döneminde ve kış döneminde, sürekli güneş kremi kullanmaya dikkat edilmelidir.

Bu haftaki yazımda sizlere cilt yapısı ile ilgili bilgiler sundum.

Bir diğer yazımda cilt bakımında etkili, doğanın bize sunduğu mucizelerinden bahsedeceğim.

Haftaya yeni yazımda buluşmak dileğiyle, sağlıkla kalın hoşça kalın…

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.